A Milli Futbol Takımı, EURO 2024 hazırlıkları kapsamında konuk ettiği Karadağ ile 2-2 berabere kaldı. Milliler, Cengiz Ünder ve Yusuf Yazıcı'nın golleriyle iki kez öne geçmesine rağmen üstünlüğünü koruyamadı.

Karadağ'ın golleri Osmajic ve Jovetic'ten geldi.

Maçtan Dakikalar:

• 10. dakika: Cengiz Ünder'in golüyle Türkiye 1-0 öne geçti.
• 45+2. dakika: Osmajic'in golüyle Karadağ eşitliği sağladı.
• 59. dakika: Yusuf Yazıcı'nın golüyle Türkiye tekrar öne geçti.
• 71. dakika: Jovetic'in penaltı golüyle Karadağ tekrar beraberliği yakaladı.

Maç boyunca her iki takım da atak bir futbol sergilerken, A Milli Takım'ın performansı EURO 2024 öncesinde soru işaretleri yarattı. Özellikle savunmadaki hatalar dikkat çekti. Teknik direktör Montella'nın bu eksiklikleri gidermek için çalışmalara başlaması bekleniyor.

Milliler, hazırlıklarına devam edecek ve EURO 2024 öncesinde farklı takımlarla hazırlık maçları yapmaya devam edecek.

Portakal reçeli, kahvaltı sofralarının vazgeçilmez lezzetlerinden biridir. Evde kolayca hazırlayabileceğiniz bu tarif, hem pratik hem de lezzetlidir. İşte adım adım portakal reçeli tarifi:

Malzemeler:

• 1 kg portakal
• 1 kg toz şeker
• 1 adet limon suyu
• 3 su bardağı su

Yapılışı:

1. Portakalları güzelce yıkayın ve kabuklarını soyun. Kabukları ince şeritler halinde doğrayın.
2. Portakalların iç kısımlarını da zarlarından ayırarak küçük parçalar halinde doğrayın.
3. Doğradığınız portakal kabuklarını ve iç kısımlarını bir tencereye alın. Üzerine 3 su bardağı suyu ekleyin ve kaynatın. Kaynamaya başlayınca ocağın altını kısın ve yaklaşık 1 saat kadar pişirin. Bu işlem, portakal kabuklarının acılığını alacaktır.
4. Haşlanan portakalları süzün ve tencereyi temizleyin.
5. Tencereye 1 kg toz şekeri ve süzdüğünüz portakalları ekleyin. Kısık ateşte şeker eriyene kadar karıştırın.
6. Şeker eridikten sonra ocağın altını biraz açın ve reçeli kaynatmaya başlayın. Kaynamaya başlayınca üzerinde oluşan köpükleri bir kaşık yardımıyla alın.
7. Reçel kıvam almaya başlayınca limon suyunu ekleyin ve 5-10 dakika daha kaynatın. Kıvamını kontrol etmek için bir kaşıkla bir miktar reçeli alın ve soğuk bir tabağa damlatın. Eğer damla dağılmıyorsa reçeliniz olmuş demektir.
8. Reçeli ocaktan alın ve soğumaya bırakın. Soğudukça kıvamı daha da koyulaşacaktır.
9. Soğuyan reçeli sterilize edilmiş kavanozlara paylaştırın ve ağızlarını sıkıca kapatın.

Püf Noktaları:

• Portakal kabuklarını haşlama işlemi, reçelin acılığını alması için önemlidir. Bu adımı atlamayın.
• Reçelin kıvamını kontrol ederken soğuk bir tabağa damlatarak test edin. Sıcakken kıvamı tam olarak anlaşılamaz.
• Reçeli saklarken kavanozların steril olmasına dikkat edin. Bu, reçelin daha uzun süre dayanmasını sağlar.

Afiyet olsun!

Zeytinyağlı biber dolması, Türk mutfağının sevilen lezzetlerinden biridir. İşte bu lezzetli yemeğin tarifi:

Malzemeler:

• 1 kg dolmalık biber
• 1,5 su bardağı pirinç
• 2 adet orta boy soğan
• 2 adet domates
• 1 yemek kaşığı domates salçası
• 1 yemek kaşığı kuru nane
• 1/2 demet maydanoz
• 1/4 demet dereotu
• 1 çay kaşığı karabiber
• 1 çay kaşığı pul biber
• 1 çay kaşığı tarçın (isteğe bağlı)
• 1 çay kaşığı yenibahar (isteğe bağlı)
• 1/2 su bardağı zeytinyağı (iç harcı için)
• Tuz
• Su (pişirmek için)

Yapılışı:

1. Biberlerin sap kısımlarını kesin ve içlerini temizleyin.
2. İç harcı için pirinci yıkayıp süzün.
3. Soğanları ince ince doğrayın ve zeytinyağında pembeleşinceye kadar kavurun.
4. Domatesleri rendeleyin veya küçük küpler halinde doğrayın. Kavrulan soğanlara ekleyin ve suyunu çekene kadar pişirin.
5. Domates salçasını ekleyip kokusu çıkana kadar kavurun.
6. Pirinç, kuru nane, ince kıyılmış maydanoz ve dereotu, karabiber, pul biber, tarçın, yenibahar (isteğe bağlı) ve tuzu ekleyip karıştırın.
7. İç harcını biberlerin içine çok sıkı olmayacak şekilde doldurun.
8. Biberleri tencereye dizin. Üzerine bir tabak yerleştirin (biberlerin dağılmaması için).
9. Biberlerin yarısına gelecek kadar sıcak su ekleyin.
10. Kısık ateşte pirinçler yumuşayana kadar yaklaşık 30-40 dakika pişirin.
11. Piştikten sonra ılınmasını bekleyin ve servis yapın.

Püf Noktaları:

• İç harcına bir miktar kuş üzümü ve çam fıstığı ekleyerek lezzetini zenginleştirebilirsiniz.
• Dolmaların pişerken dağılmaması için üzerlerine bir tabak kapatmak önemlidir.
• Servis ederken üzerine limon suyu gezdirebilirsiniz.

Afiyet olsun!

Akıllı implantlar, diş hekimliğinde son yıllarda geliştirilen ve geleneksel implantlara kıyasla çeşitli avantajlar sunan yenilikçi bir teknolojidir. Bu implantlar, tedavi sürecini daha konforlu, hızlı ve etkili hale getirmeyi hedefler. Akıllı implantların temel özelliği, üzerlerinde bulunan mikroçipler ve sensörler aracılığıyla implantın durumu hakkında sürekli bilgi sağlamasıdır.

Akıllı İmplantların Avantajları:

• Erken Teşhis İmkanı: Akıllı implantlar, implantın kemikle kaynaşma sürecini (osseointegrasyon) ve çevresindeki dokuların sağlığını sürekli olarak izler. Bu sayede, olası bir problem erken aşamada tespit edilerek müdahale edilebilir.
• Kişiye Özel Tedavi Planlaması: İmplanttan elde edilen veriler, hekimin tedavi planını hastanın özel ihtiyaçlarına göre uyarlamasına yardımcı olur. Bu, tedavi başarısını artırır ve komplikasyon riskini azaltır.
• Daha Kısa İyileşme Süreci: Akıllı implantlar sayesinde, iyileşme süreci yakından takip edilebilir ve gerektiğinde müdahalelerde bulunularak sürecin hızlanması sağlanabilir.
• Uzun Ömürlü Kullanım: İmplantın durumu hakkında sürekli bilgi sahibi olunması, implantın ömrünü uzatmaya yardımcı olur. Olası problemler erken tespit edilerek, daha büyük sorunların önüne geçilebilir.

Akıllı İmplantların Çalışma Prensibi:

Akıllı implantlar, üzerlerinde bulunan mikroçipler ve sensörler aracılığıyla çeşitli verileri toplar. Bu veriler arasında implantın sıcaklığı, basıncı, titreşimi ve çevresindeki dokuların durumu yer alır. Toplanan veriler, kablosuz iletişim teknolojileri (örneğin, Bluetooth) aracılığıyla bir alıcı cihaza aktarılır. Hekim, bu verileri analiz ederek implantın durumu hakkında bilgi sahibi olur ve gerektiğinde müdahalede bulunur.

Akıllı İmplantların Uygulama Alanları:

Akıllı implantlar, diş hekimliğinin çeşitli alanlarında kullanılabilir. Özellikle:

1. İmplant uygulaması sonrasında iyileşme sürecinin takibi
2. Kemik yoğunluğu yetersiz olan hastalarda implant başarısının artırılması
3. Diş eti hastalıkları olan hastalarda implantın korunması
4. İmplant kaynaklı komplikasyonların önlenmesi

gibi durumlarda akıllı implantlar önemli avantajlar sunar.

Sonuç olarak, akıllı implantlar diş hekimliğinde tedavi süreçlerini optimize eden ve hasta konforunu artıran önemli bir yeniliktir. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte, akıllı implantların kullanım alanlarının ve avantajlarının daha da artması beklenmektedir.

İmplant tedavisi, diş eksikliklerinin giderilmesinde sıklıkla başvurulan bir yöntemdir. Bu tedavi sürecinde ve sonrasında dikkat edilmesi gereken bazı önemli noktalar bulunmaktadır.

Tedavi Öncesi Dikkat Edilmesi Gerekenler:

• Kapsamlı bir ağız ve diş muayenesi yapılmalı, radyolojik değerlendirmelerle kemik yapısı incelenmelidir.
• Diş hekimine genel sağlık durumu hakkında detaylı bilgi verilmeli, kullanılan ilaçlar ve mevcut hastalıklar belirtilmelidir.
• Sigara kullanımı implant başarısını olumsuz etkileyebileceği için, tedavi öncesinde bırakılması veya azaltılması önerilir.
• Tedavi planlaması aşamasında, beklentiler ve olası sonuçlar hakkında diş hekimiyle açık bir iletişim kurulmalıdır.

Tedavi Sırasında Dikkat Edilmesi Gerekenler:

• İmplant uygulaması sırasında sterilizasyon kurallarına titizlikle uyulmalıdır.
• Anestezi altında yapılacak işlemler öncesinde, diş hekiminin talimatlarına uyulmalıdır.
• Operasyon sırasında herhangi bir rahatsızlık hissedildiğinde, diş hekimine तुरंत bildirilmelidir.

Tedavi Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler:

• İlk 24 saat buz kompresi uygulanarak şişlik ve ağrı kontrol altına alınmalıdır.
• Diş hekiminin önerdiği ağrı kesiciler düzenli olarak kullanılmalıdır.
• Yumuşak ve sıvı gıdalar tercih edilmeli, sert ve çiğnemesi zor yiyeceklerden kaçınılmalıdır.
• Ağız hijyenine özen gösterilmeli, diş hekiminin önerdiği antiseptik gargaralar kullanılmalıdır.
• Sigara ve alkol kullanımından kaçınılmalıdır.
• Kontrol randevularına düzenli olarak gidilmelidir.

İmplant tedavisinin başarısı, hastanın tedavi öncesi ve sonrası dikkatli olmasına напрямую bağlıdır. Bu nedenle, diş hekiminin önerilerine uyulması ve düzenli kontrollerin aksatılmaması büyük önem taşır.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Mersin'de düzenlenen mitingde önemli açıklamalarda bulundu. Özel, konuşmasında Kanal İstanbul projesine dikkat çekerek, projenin arkasındaki temel motivasyonun sadece yolsuzluk olmadığını, aynı zamanda 'Kanal İstanbulsuzluk' olarak tanımladığı bir durum olduğunu belirtti.

Özel, Kanal İstanbul projesinin rant odaklı bir yaklaşımla ele alındığını ve çevresel etkilerinin göz ardı edildiğini savundu. Projenin İstanbul'a ve Türkiye'ye sağlayacağı faydaların belirsiz olduğunu, aksine ciddi riskler taşıdığını ifade etti.

CHP lideri, iktidara geldiklerinde Kanal İstanbul projesini durduracaklarını ve bu konuda kararlı olduklarını vurguladı. Projenin iptal edilmesiyle elde edilecek kaynakların, ülkenin daha öncelikli ihtiyaçları için kullanılacağını söyledi. Özellikle eğitim, sağlık ve sosyal hizmetler alanlarında yapılacak yatırımların önemine değindi.

Mitingde ayrıca, ekonomik sorunlara ve işsizliğe de değinen Özel, CHP'nin bu sorunlara çözüm üretecek politikaları hayata geçireceğini belirtti. Gençlere yönelik istihdam projelerinin destekleneceğini ve girişimciliğin teşvik edileceğini ifade etti. Ayrıca, emeklilere yönelik iyileştirmeler yapılacağını ve asgari ücretin yükseltileceğini söyledi.

Özel, konuşmasının sonunda Mersin halkına CHP'ye destek çağrısında bulundu ve Türkiye'nin daha iyi bir geleceğe sahip olabileceğini vurguladı.

Türkiye, deprem kuşağında yer alması nedeniyle sürekli deprem riski altında bulunmaktadır. Özellikle Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından, vatandaşlar yaşadıkları bölgelerdeki deprem riskini daha yakından takip etmeye başlamışlardır. Bu bağlamda, Maden Tetkik Arama (MTA) tarafından güncellenen diri fay hatları haritası ve AFAD'ın deprem risk haritası büyük önem taşımaktadır.

MTA Diri Fay Hatları Haritası: MTA'nın yayınladığı harita, Türkiye'deki aktif fay hatlarını göstermektedir. Bu harita, olası deprem bölgelerini belirlemede önemli bir araçtır. Harita üzerinde fay hatlarının geçtiği yerler ve potansiyel deprem riskleri görülebilmektedir.

AFAD Deprem Risk Haritası: AFAD'ın hazırladığı deprem risk haritası ise Türkiye'yi deprem risk bölgelerine ayırmaktadır. Bu harita, illerin ve bölgelerin deprem tehlike düzeylerini göstermekte ve buna göre önlem alınmasına yardımcı olmaktadır.

İstanbul'da Sokağının Deprem Durumunu Öğrenme: İstanbul'da yaşayan vatandaşlar, ikamet ettikleri sokakların deprem risk durumunu öğrenmek için çeşitli yöntemlere başvurabilirler. Bunlar arasında belediyelerin hazırladığı mikro bölgeleme çalışmaları, zemin etüt raporları ve bina risk analizleri bulunmaktadır. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ve ilçe belediyeleri, bu konuda çeşitli hizmetler sunmaktadır. Vatandaşlar, belediyelerin ilgili birimlerine başvurarak veya online platformlar üzerinden sokaklarının deprem risk durumunu sorgulayabilirler.

Ayrıca, özel şirketler tarafından yapılan bina risk analizleri de bulunmaktadır. Bu analizler, binaların depreme karşı dayanıklılığını değerlendirmekte ve güçlendirme önerileri sunmaktadır. Ancak, bu analizlerin güvenilirliği ve doğruluğu konusunda dikkatli olunması gerekmektedir.

Sonuç olarak, Türkiye'deki deprem riskini anlamak ve özellikle İstanbul gibi büyük şehirlerde yaşayanların kendi sokaklarının durumunu öğrenmesi için çeşitli kaynaklar ve yöntemler bulunmaktadır. MTA'nın fay hatları haritası, AFAD'ın risk haritası ve belediyelerin sunduğu hizmetler bu konuda önemli bilgiler sağlamaktadır.

Papa Francis'in görev süresi boyunca sağlık sorunları yaşaması, olası bir cenaze töreninin nasıl gerçekleşebileceğine dair spekülasyonlara yol açıyor. İşte Papa Francis'in cenaze töreninden tarihe geçebilecek beş önemli an:

1. Vatikan'da bir ilk: Papa Francis, seleflerinden farklı olarak cenaze töreninin Vatikan dışında, örneğin memleketi Arjantin'de yapılmasını isteyebilir. Bu durum, bir papa için emsalsiz bir durum olacaktır.
2. Basitlik vurgusu: Papa Francis, yaşam tarzında olduğu gibi cenaze töreninde de sadelikten yana olabilir. Gösterişli törenler yerine daha mütevazı bir veda töreni tercih edilebilir.
3. Ekümenik yaklaşımlar: Papa Francis'in diğer dinlere olan açık yaklaşımı, cenaze törenine farklı inançlardan temsilcilerin katılımını sağlayabilir. Bu durum, dinler arası diyalog açısından önemli bir adım olabilir.
4. Kadınların rolü: Papa Francis, kadınların kilise içindeki rolünü artırmaya yönelik adımlar attı. Cenaze töreninde kadınların daha aktif bir rol üstlenmesi, bu yöndeki reformların bir yansıması olabilir.
5. Sosyal medya etkisi: Papa Francis'in cenaze töreni, sosyal medya aracılığıyla dünya çapında milyonlarca insan tarafından takip edilebilir. Bu durum, törenin erişimini ve etkisini önemli ölçüde artırabilir.

Papa Francis'in cenaze töreninin, hem Katolik Kilisesi hem de dünya için önemli bir dönüm noktası olacağı düşünülüyor. Törenin nasıl gerçekleşeceği, Papa Francis'in mirası ve vizyonu hakkında önemli ipuçları sunabilir.

1980'lerde fırlatılan eski bir Sovyet uzay aracı, 2025 Mayıs ayının başlarında Dünya'ya kontrolsüz bir şekilde düşebilir. Euronews'in haberine göre, uzay aracının ağırlığı yaklaşık 20 ton ve atmosfere girdikten sonra yanmayan bazı parçalarının yeryüzüne ulaşması bekleniyor.

Alman Havacılık ve Uzay Merkezi (DLR), uzay aracının Dünya'ya düşüşünü yakından takip ediyor. DLR'ye göre, uzay aracının kesin düşüş zamanı ve yeri, atmosfere giriş sırasındaki koşullara bağlı olarak büyük ölçüde değişebilir. Şu anki tahminler, düşüşün 2025 Mayıs'ının başlarında gerçekleşeceği yönünde.

Uzay aracının enkazının nereye düşeceği de belirsizliğini koruyor. Dünya yüzeyinin büyük bir bölümünün sularla kaplı olması nedeniyle, enkazın okyanusa düşme olasılığı yüksek. Ancak, yerleşim yerlerine düşme ihtimali de tamamen göz ardı edilemez.

Uzmanlar, düşüşün herhangi bir can kaybına veya ciddi hasara yol açma olasılığının düşük olduğunu belirtiyor. Ancak, yine de dikkatli olunması ve gerekli önlemlerin alınması gerektiği vurgulanıyor. Özellikle, düşüşün gerçekleşeceği tahmin edilen bölgelerde yaşayanların, yetkililerin uyarılarını dikkate almaları önem taşıyor.

Olası Riskler:

• Atmosfere giriş sırasında yanmayan enkaz parçalarının yeryüzüne düşmesi
• Düşüşün gerçekleşeceği bölgede bulunan binalara ve altyapıya zarar verme ihtimali
• Nadir de olsa, can kaybı veya yaralanma riski

Alınması Gereken Önlemler:

• Yetkililerin uyarılarını takip etmek
• Düşüşün gerçekleşeceği tahmin edilen bölgelerde dikkatli olmak
• Enkaz parçaları bulunması halinde, bunlara dokunmamak ve yetkililere haber vermek