Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'nın 2023 Yılı Denetim Raporu, afet dönemlerinde yaşanan haberleşme sorunlarına dikkat çekiyor. Raporda, mevcut haberleşme altyapısının afetlerde yetersiz kaldığı ve yedekli sistemlerin bulunmaması önemli bir eksiklik olarak vurgulanıyor.

Raporda belirtilene göre, 6 Şubat depremlerinde özellikle GSM altyapısında yaşanan hasarlar ve enerji kesintileri haberleşmeyi ciddi şekilde aksatmıştır. Baz istasyonlarının yetersizliği ve fiber optik kabloların zarar görmesi, iletişimin sağlanmasını güçleştirmiştir. Bu durum, arama kurtarma çalışmalarını ve yardım koordinasyonunu olumsuz etkilemiştir.

Bakanlık raporunda şu ifadelere yer verilmiştir:

• Afet durumlarında haberleşme altyapısının güçlendirilmesi gerekmektedir.
• Yedekli haberleşme sistemlerinin kurulması hayati öneme sahiptir.
• Enerji kesintilerine karşı dayanıklı çözümler üretilmelidir.
• Baz istasyonlarının sayısının artırılması ve fiber optik altyapının iyileştirilmesi gerekmektedir.

Raporda ayrıca, afet yönetimi süreçlerinde kurumlar arası koordinasyonun önemine de değinilmektedir. Haberleşme altyapısının güçlendirilmesi ve yedekli sistemlerin kurulması için gerekli yatırımların yapılması gerektiği vurgulanmaktadır.

Bakanlığın kendi raporunda bu sorunlara dikkat çekmesi, konunun ciddiyetini ve çözümüne yönelik acil adımlar atılması gerektiğini göstermektedir.

Öneriler arasında şunlar yer almaktadır:

1. Mobil baz istasyonlarının afet bölgelerinde kullanıma hazır bulundurulması.
2. Uydu haberleşme sistemlerinin entegre edilmesi.
3. Haberleşme altyapısının düzenli olarak test edilmesi ve bakımlarının yapılması.

İYİ Parti, 3 Mayıs Türkçüler Günü’nü çeşitli etkinliklerle anmaya hazırlanıyor. Bu kapsamda Ankara’da bir anma töreni ve bir panel düzenlenecek.

Anma Töreni: İYİ Parti yetkilileri ve üyeleri, 3 Mayıs sabahı saat 09.00’da Ankara’daki Alparslan Türkeş’in kabrini ziyaret ederek anma töreni gerçekleştirecekler.

Panel: Aynı gün saat 14.00’te ise İYİ Parti Genel Merkezi’nde “3 Mayıs Türkçülük Bayramı Paneli” düzenlenecek. Panele, alanında uzman konuşmacılar davet edilecek ve Türkçülük düşüncesinin tarihsel ve güncel önemi tartışılacak. Panelde, Türk dünyasının sorunları ve Türkiye'nin bu sorunlara yönelik çözüm önerileri de ele alınacak.

İYİ Parti'nin 3 Mayıs Türkçüler Günü etkinlikleri, Türk milliyetçiliği düşüncesini yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak amacını taşıyor. Parti yetkilileri, tüm vatandaşları bu anlamlı günde düzenlenecek etkinliklere katılmaya davet ediyor.

Bu etkinliklerle İYİ Parti, Türk milliyetçiliği konusundaki hassasiyetini ve bu konudaki düşüncelerini kamuoyuyla paylaşmayı hedefliyor. 3 Mayıs Türkçüler Günü, Türk milliyetçileri için önemli bir gün olup, İYİ Parti bu anlamlı günü çeşitli etkinliklerle taçlandırmayı amaçlıyor.

Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) sunulan İklim Kanunu teklifi, çeşitli sivil toplum kuruluşları (STK) ve platformlar tarafından yetersiz bulunarak eleştirildi. STK'lar, gerçek bir iklim yasası taleplerini dile getirdi.

Yapılan açıklamalarda, mevcut teklifin Paris Anlaşması'nın hedeflerine ulaşmaktan uzak olduğu ve Türkiye'nin iklim kriziyle mücadeledeki kararlılığını yansıtmadığı belirtildi. Özellikle, yasanın bağlayıcı hedefler içermemesi ve emisyon azaltımını teşvik edecek mekanizmalardan yoksun olması eleştirilerin odağında yer aldı.

STK'lar, iklim yasasının, enerji, ulaşım, sanayi ve tarım gibi sektörlerde köklü dönüşümleri sağlayacak nitelikte olması gerektiğini vurguladı. Ayrıca, yenilenebilir enerji kaynaklarına geçişin hızlandırılması, enerji verimliliğinin artırılması ve fosil yakıtlara olan bağımlılığın azaltılması gibi konularda somut adımlar atılması gerektiği ifade edildi.

İklim adaleti ilkesinin de yasada gözetilmesi gerektiği belirtilirken, iklim değişikliğinden en çok etkilenecek olan kırılgan grupların (çocuklar, yaşlılar, engelliler, yoksullar vb.) korunması ve desteklenmesi gerektiği vurgulandı. Ayrıca, yerel yönetimlerin ve sivil toplumun karar alma süreçlerine katılımının sağlanmasının önemi de dile getirildi.

STK'lar, TBMM'ye çağrıda bulunarak, iklim yasası teklifinin yeniden gözden geçirilmesini ve daha kapsayıcı, bağlayıcı ve etkili bir yasa hazırlanmasını talep etti. Ayrıca, kamuoyunun da bu süreçte bilgilendirilmesi ve katılımının sağlanması gerektiği belirtildi.

Talep edilen gerçek iklim yasası şu unsurları içermelidir:

• Bilimsel temellere dayalı, bağlayıcı emisyon azaltım hedefleri
• Sektörel dönüşümleri teşvik edecek mekanizmalar
• İklim adaleti ilkesinin gözetilmesi
• Yerel yönetimlerin ve sivil toplumun katılımının sağlanması

STK'lar, iklim kriziyle mücadelede geç kalındığını ve Türkiye'nin bu konuda daha kararlı ve somut adımlar atması gerektiğini vurguladı. Gerçek bir iklim yasasının, Türkiye'nin iklim değişikliğiyle mücadeledeki başarısını artıracağı ve gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakılmasına katkı sağlayacağı ifade edildi.

Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA), düzenlediği bir etkinlikte çocuklara Türk bayrağı yerine Filistin bayrağı ve Tevhid bayrağı (şeriat bayrağı olarak da bilinir) taşıttırdığı iddiasıyla gündeme geldi. Sosyal medyada paylaşılan görüntülerde, ellerinde bu bayrakları taşıyan çocukların olduğu görüldü. Bu durum, kamuoyunda çeşitli tepkilere yol açtı.

Söz konusu görüntülerde, çocukların ellerinde tuttukları bayrakların bir kısmının Filistin bayrağı, diğerlerinin ise üzerinde Kelime-i Tevhid yazılı olan ve bazı kesimler tarafından şeriat bayrağı olarak nitelendirilen bayraklar olduğu iddia edildi. Türk bayrağının etkinlikte yer almaması ise eleştirilere neden oldu.

Olayın ardından çeşitli platformlarda tartışmalar yaşandı. TÜGVA'nın bu türden bir etkinlik düzenlemesi ve çocuklara bu bayrakları taşıtması, bazı kesimler tarafından ideolojik bir yönlendirme olarak değerlendirildi. Konuyla ilgili olarak henüz TÜGVA'dan resmi bir açıklama yapılmadı.

Sosyal medyada yapılan yorumlarda, etkinliğin amacına ve kullanılan sembollere yönelik eleştiriler dile getirildi. Birçok kullanıcı, çocukların bu türden ideolojik etkinliklerde yer almasının doğru olmadığını savundu. Ayrıca, Türk bayrağının etkinlikte bulunmaması da ayrıca eleştirildi.

Olayla ilgili gelişmeler yakından takip edilirken, TÜGVA'nın konuyla ilgili bir açıklama yapması bekleniyor.

Türkiye Cumhuriyeti hükümeti, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile Başbakan Ünal Üstel arasındaki anlaşmazlıklara ilişkin sessizliğini bozdu. Hükümet yetkilileri, ailevi meselelerin kamuoyu önünde tartışılmasının üzüntü verici olduğunu ifade etti.

Türkiye'den yapılan açıklamada, iki ülke arasındaki yakın ilişkilere vurgu yapılarak, KKTC'nin içişlerine karışılmasının söz konusu olmadığı belirtildi. Ancak, kamuoyuna yansıyan tartışmaların, Kıbrıs Türk halkının birlik ve beraberliğine zarar verebileceği endişesi dile getirildi.

Açıklamada, Cumhurbaşkanı Tatar ve Başbakan Üstel'e, aralarındaki sorunları diyalog yoluyla çözmeleri çağrısında bulunuldu. Türkiye'nin, KKTC'nin istikrarı ve kalkınması için her türlü desteği vermeye devam edeceği vurgulanırken, bu tür anlaşmazlıkların çözümü için yapıcı bir yaklaşım sergilenmesinin önemi belirtildi.

Hükümet yetkilileri, Kıbrıs Türk halkının sağduyusuna güvendiklerini ve sorunların en kısa sürede çözüme kavuşturulacağına inandıklarını ifade etti. Ayrıca, Türkiye'nin, KKTC ile olan ilişkilerinin her zaman karşılıklı saygı ve anlayış çerçevesinde yürütüleceği vurgulandı.

Bu açıklama, KKTC'deki siyasi arenada bir süredir devam eden gerginliğe Türkiye'nin ilk resmi tepkisi olarak değerlendiriliyor. Kamuoyu, bu açıklamanın ardından Tatar ve Üstel'in nasıl bir tutum sergileyeceğini merakla bekliyor.

İstanbul'da beklenen olası deprem senaryoları çerçevesinde, Maltepe ilçesinin deprem riski, fay hattı durumu ve yapıların dayanıklılığı önemli bir merak konusu haline gelmiştir. Vatandaşlar, Maltepe'nin deprem bölgesi olup olmadığını, ilçeden fay hattı geçip geçmediğini ve hangi bölgelerin riskli olduğunu araştırmaktadır.

Maltepe'nin Deprem Riski: Maltepe'nin deprem riski, zemin yapısı, binaların yaşı ve yapısal özellikleri gibi çeşitli faktörlere bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Genel olarak, dolgu zemin üzerine kurulu bölgeler ve eski yapı stoğuna sahip alanlar daha yüksek risk taşımaktadır.

Fay Hattı Geçiyor mu?: Maltepe doğrudan bir fay hattı üzerinde bulunmamaktadır. Ancak, Kuzey Anadolu Fay Hattı'na olan yakınlığı nedeniyle deprem riski altındadır. İstanbul'da meydana gelebilecek büyük bir deprem, Maltepe'yi de etkileyebilir.

Depreme Dayanıklılık: Maltepe'deki binaların depreme dayanıklılığı, yapım yılına, kullanılan malzemeye ve mühendislik hizmeti alıp almamasına göre değişmektedir. Özellikle 1999 Marmara Depremi öncesinde inşa edilen binaların birçoğu, güncel deprem yönetmeliklerine uygun olmayabilir ve risk taşıyabilir.

Riskli Bölgeler: Maltepe'de riskli bölgeler genellikle şunlardır:

• Dolgu zemin üzerine kurulu alanlar (örneğin, sahil kesimi)
• Eski ve yıpranmış yapı stoğuna sahip mahalleler
• Zemin sıvılaşması potansiyeli yüksek bölgeler

Maltepe Belediyesi ve ilgili kurumlar, deprem riskini azaltmak için çeşitli çalışmalar yürütmektedir. Bu çalışmalar arasında riskli yapıların tespiti, kentsel dönüşüm projeleri ve deprem farkındalık eğitimleri yer almaktadır. Vatandaşların da binalarının deprem dayanıklılığını kontrol ettirmesi ve gerekli önlemleri alması büyük önem taşımaktadır.

17 Ağustos 1999'da meydana gelen Gölcük depremi, Türkiye'nin yaşadığı en büyük felaketlerden biri olarak tarihe geçti. Merkez üssü Gölcük olan bu deprem, sadece Marmara Bölgesi'nde değil, tüm Türkiye'de derin izler bıraktı. Depremin üzerinden yıllar geçmesine rağmen, acısı hala ilk günkü gibi hissediliyor.

Depremin büyüklüğü 7.4 Mw (Moment magnitüd) olarak ölçüldü ve yaklaşık 45 saniye sürdü. Bu süre zarfında, başta Gölcük, Kocaeli, Sakarya, İstanbul, Düzce ve Yalova olmak üzere birçok ilde büyük yıkıma neden oldu. Resmi raporlara göre, depremde 17.480 kişi hayatını kaybetti, 43.953 kişi yaralandı ve 505 kişi ise kayboldu. Ancak, gerçek ölü sayısının çok daha yüksek olduğu tahmin ediliyor.

Depremde, 285.211 ev ve 42.902 iş yeri yıkıldı veya ağır hasar gördü. Özellikle, mühendislik hizmeti almamış veya kaçak olarak inşa edilmiş binaların büyük bir bölümü yerle bir oldu. Bu durum, yapı denetiminin önemini bir kez daha gözler önüne serdi.

Depremin ardından, Türkiye ve dünyanın dört bir yanından yardım ekipleri bölgeye akın etti. Arama kurtarma çalışmaları günlerce sürdü. Enkaz altından sağ çıkarılan her bir can, umutları yeşertti. Ancak, zamanla umutlar yerini acı gerçeğe bıraktı.

Gölcük depremi, Türkiye'nin deprem gerçeğiyle yüzleşmesine neden oldu. Depremin ardından, yapı denetim sistemleri yeniden düzenlendi, deprem bilinci arttırılmaya çalışıldı ve kentsel dönüşüm projeleri hayata geçirildi. Ancak, hala yapılacak çok şey var. Özellikle, riskli bölgelerdeki binaların güçlendirilmesi veya yeniden inşa edilmesi, depreme hazırlık çalışmalarının en önemli adımlarından biri olarak görülüyor.

17 Ağustos depremi, sadece bir doğal afet değil, aynı zamanda bir toplumsal travma olarak da değerlendiriliyor. Depremin yol açtığı kayıplar, acılar ve travmalar, uzun yıllar boyunca unutulmayacak.

Fenerbahçe Beko, Euroleague play-off serisi üçüncü maçında deplasmanda Monaco'yu 89-78 yenerek seride 2-1 öne geçti. Maçın ilk yarısında etkili bir oyun sergileyen Fenerbahçe, soyunma odasına 53-42 üstünlükle gitti. İkinci yarıda da üstünlüğünü koruyan sarı-lacivertliler, Monaco'nun farkı kapatmasına izin vermedi ve maçı kazanmayı başardı.

Maçın önemli anları:

• İlk çeyrekte Fenerbahçe Beko, Calathes'in etkili oyunuyla skor üstünlüğünü ele geçirdi.
• İkinci çeyrekte sarı-lacivertliler, hücumda daha da etkili oldu ve farkı çift hanelere çıkardı.
• Üçüncü çeyrekte Monaco, Mike James'in sayılarıyla farkı azaltmaya çalışsa da Fenerbahçe Beko, direnç gösterdi.
• Son çeyrekte Fenerbahçe Beko, kontrolü elinde tuttu ve maçı 89-78 kazandı.

Fenerbahçe Beko'da Calathes 13 sayı, 4 ribaund, 10 asist ile maçın yıldızı olurken, Hayes-Davis 21 sayı, Motley 14 sayı ile galibiyete katkı sağladı. Monaco'da ise Mike James'in 20 sayısı mağlubiyeti engelleyemedi.

Bu sonuçla Fenerbahçe Beko, Final Four'a kalmak için büyük bir adım attı. Serinin dördüncü maçı da Monaco'nun sahasında oynanacak. Fenerbahçe Beko bu maçı da kazanırsa Final Four'a yükselecek.

Serideki maç takvimi:

1. Maç: Fenerbahçe Beko 95 - 91 Monaco
2. Maç: Fenerbahçe Beko 93 - 98 Monaco
3. Maç: Monaco 78 - 89 Fenerbahçe Beko
4. Maç: 3 Mayıs Cuma / Monaco
5. Maç (Gerekirse): 8 Mayıs Çarşamba / Fenerbahçe Beko

CHP İstanbul İl Sekreteri Özgür Çelik, sosyal medya hesabından İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB) reklam panolarında yer alan 'Türkiye iyi olacak' temalı görselleri paylaştı. Çelik, paylaşımında herhangi bir yorum yapmaktan kaçındı ve sadece görselleri yayınlamakla yetindi.

Reklam panolarında kullanılan görsellerde, farklı meslek gruplarından ve farklı yaşlardaki insanların fotoğrafları yer alıyor. Fotoğrafların altında ise 'Türkiye iyi olacak' sloganı bulunuyor. Bu reklam kampanyası, yaklaşan yerel seçimler öncesinde CHP'nin umut ve iyimserlik mesajı verme stratejisinin bir parçası olarak değerlendiriliyor.

Özgür Çelik'in bu paylaşımı, sosyal medyada geniş yankı uyandırdı. Birçok kullanıcı, reklam kampanyasına destek verirken, bazı kullanıcılar ise kampanyanın içeriğini eleştirdi. Kampanyanın amacı, genel olarak toplumda pozitif bir algı yaratmak ve CHP'nin geleceğe yönelik umut dolu vizyonunu vurgulamak olarak belirtiliyor.

Kampanyanın temel amacı:

• Toplumda pozitif bir algı yaratmak
• CHP'nin geleceğe yönelik umut dolu vizyonunu vurgulamak
• Yaklaşan yerel seçimler öncesinde seçmenlere ulaşmak

CHP'nin bu reklam kampanyası, önümüzdeki günlerde daha da yaygınlaşarak devam etmesi bekleniyor.