Türkiye'de enflasyon beklentileri yükselmeye devam ediyor. Vatandaşlar ekonomik durumdan duydukları endişeyi dile getirirken, piyasalar da temkinli bir yaklaşım sergiliyor.

Enflasyon Araştırma Grubu'nun (ENAG) verilerine göre, 2024 Mayıs ayı enflasyonu %5,66 olarak gerçekleşti. TÜFE ise %75,47 olarak açıklandı. Bu yüksek enflasyon oranları, vatandaşların alım gücünü olumsuz etkiliyor ve temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanmalarına neden oluyor.

Piyasalar, enflasyonla mücadelede atılan adımların etkisini değerlendirmeye çalışıyor. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) sıkı para politikası uygulamaları ve hükümetin mali disiplini sağlama çabaları yakından takip ediliyor. Ancak, enflasyonun düşüşe geçmesi için daha uzun bir süreye ihtiyaç duyulabileceği belirtiliyor.

Vatandaşlar, yüksek enflasyonun yarattığı belirsizlik ortamında geleceğe dair endişelerini dile getiriyor. Özellikle dar gelirli ve sabit maaşlı vatandaşlar, geçim sıkıntısı yaşarken, tasarruf yapma imkanları da azalıyor.

Ekonomistler, enflasyonla mücadelede kararlılığın sürdürülmesinin ve yapısal reformların hayata geçirilmesinin önemine dikkat çekiyor. Ayrıca, küresel ekonomik gelişmelerin de Türkiye ekonomisi üzerindeki etkileri yakından izlenmeli.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, 26 Eylül 2019 tarihinde İstanbul'da meydana gelen deprem sonrasında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na verdiği talimatlar gün yüzüne çıktı. Bu talimatlar, İstanbul'daki yapı stokunun depreme karşı dayanıklılığının hızla incelenmesini ve riskli yapıların tespit edilerek gerekli önlemlerin alınmasını hedefliyordu.

Erdoğan'ın talimatları doğrultusunda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, İstanbul genelinde kapsamlı bir çalışma başlattı. Bu çalışma kapsamında, öncelikle riskli olduğu düşünülen bölgeler ve binalar tespit edildi. Daha sonra, bu binaların deprem performans analizleri yapıldı ve elde edilen sonuçlara göre gerekli güçlendirme veya yıkım kararları alındı.

Bakanlık, ayrıca vatandaşların binalarının depreme dayanıklılığını kendilerinin de kontrol edebilmesi için çeşitli bilgilendirme kampanyaları düzenledi. Bu kampanyalar aracılığıyla, vatandaşlara binalarında dikkat etmeleri gereken hususlar ve deprem riskini azaltma yöntemleri anlatıldı.

Çalışmalar kapsamında, özellikle 1999 Marmara depremi öncesinde inşa edilen binaların riskli olduğu tespit edildi. Bu binaların büyük bir kısmının, güncel deprem yönetmeliklerine uygun olmadığı ve depremde ağır hasar görme veya yıkılma olasılığının yüksek olduğu belirlendi.

Erdoğan'ın talimatları, İstanbul'un deprem riskine karşı daha hazırlıklı hale getirilmesi amacıyla atılan önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Bu çalışmaların, İstanbul'daki yapı stokunun güvenliğini artırarak olası bir depremde can ve mal kayıplarının önüne geçilmesine katkı sağlaması bekleniyor.

Bakanlık yetkilileri, çalışmaların aralıksız devam edeceğini ve İstanbul'u depreme karşı daha dirençli bir şehir haline getirmek için tüm imkanların seferber edileceğini belirtti.

Nöroloji Uzmanı Dr. Sultan Tarlacı, sağlıklı bir beyin için dikkat edilmesi gereken üç önemli faktörü vurguladı: egzersiz, uyku ve beslenme. Bu üç unsurun, beyin fonksiyonlarını optimize etmede ve bilişsel sağlığı korumada kritik rol oynadığı belirtildi.

Egzersiz: Dr. Tarlacı, düzenli fiziksel aktivitenin beyin için faydalarına dikkat çekti. Egzersiz yapmanın beyne giden kan akışını artırdığını, bu sayede beyin hücrelerinin daha iyi beslendiğini ve oksijenlendiğini ifade etti. Ayrıca, egzersizin nöroplastisiteyi (beynin yeni bağlantılar kurma yeteneği) desteklediği ve öğrenme süreçlerini iyileştirdiği belirtildi.

Uyku: Yeterli ve kaliteli uykunun beyin sağlığı için vazgeçilmez olduğunu vurgulayan Dr. Tarlacı, uyku sırasında beynin toksinlerden arındığını ve gün içinde öğrenilen bilgilerin pekiştirildiğini söyledi. Uyku eksikliğinin ise dikkat eksikliği, hafıza problemleri ve genel bilişsel performansta düşüşe neden olabileceği belirtildi.

Beslenme: Beyin sağlığı için doğru besinlerin tüketilmesinin önemine değinen Dr. Tarlacı, özellikle omega-3 yağ asitleri, antioksidanlar ve B vitaminleri açısından zengin bir diyetin beyin fonksiyonlarını desteklediğini belirtti. İşlenmiş gıdalar, şekerli içecekler ve doymuş yağlardan kaçınmanın, beyin sağlığını korumada önemli bir adım olduğunu ifade etti.

Sonuç olarak, Dr. Tarlacı, beyin sağlığını optimize etmek ve bilişsel fonksiyonları geliştirmek için düzenli egzersiz yapmanın, yeterli uyku almanın ve sağlıklı bir diyet sürdürmenin önemini vurguladı.

Hatay'da yaşayan ve doğum gününü kutlayan 18 yaşındaki Aleyna Ölmez, doğum günü pastasını üflerken dileğinin deprem olmaması yönünde olduğunu belirtti. Ancak, aynı gece Türkiye'yi derinden etkileyen Kahramanmaraş merkezli depremlere yakalandı.

Aleyna, doğum günü kutlamasından sonra ailesiyle birlikte yaşadığı evde depreme yakalandı. Ailesiyle birlikte enkaz altında kalan Aleyna, arama kurtarma ekiplerinin yoğun çabaları sonucunda 10 gün sonra enkazdan sağ olarak çıkarıldı. Mucize kurtuluş olarak nitelendirilen bu olay, depremin yıkıcı etkisini ve umudun önemini bir kez daha gözler önüne serdi.

Aleyna'nın kurtarılma anı, tüm Türkiye'de sevinçle karşılandı. Sağlık durumunun iyi olduğu belirtilen Aleyna, tedavi altına alındı. Ailesi ve yakınları, Aleyna'nın hayatta kalmasından dolayı büyük mutluluk duyduklarını ifade ettiler.

Bu olay, deprem felaketinin ne kadar beklenmedik ve yıkıcı olabileceğini gösterirken, aynı zamanda arama kurtarma çalışmalarının ve umudun ne kadar önemli olduğunu da vurguluyor. Aleyna'nın hikayesi, depremzedelere umut ışığı olurken, Türkiye'nin birlik ve beraberlik içinde bu zor günleri aşacağına olan inancı da pekiştiriyor.

Avrupa hisse senetleri, Çin ve ABD arasındaki ticaret gerginliğinin hafiflemesiyle yükselişe geçti. Pan-Avrupa Stoxx 600 endeksi %0,6 artış gösterdi.

Temel kaynaklar sektöründeki hisseler %2,2'lik bir yükselişle endekse öncülük etti. Petrol ve gaz hisseleri de yükselirken, seyahat ve eğlence hisseleri geriledi.

Çin, ABD ile olan ticaret gerginliğini azaltma çabasıyla bazı ABD mallarından alınan gümrük vergilerini askıya aldı. Bu durum piyasalarda olumlu bir hava yarattı.

Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde, Avrupa Parlamentosu'nda yaptığı konuşmada, enflasyonu düşürmek için faiz oranlarını gerektiği kadar yüksek tutacaklarını belirtti. Ayrıca, ECB'nin enflasyonla mücadelede kararlı olduğunu vurguladı.

Bireysel hisse hareketlerinde, İngiliz enerji şirketi SSE'nin hisseleri, kar beklentilerini yükseltmesiyle %4,7 arttı. İsviçreli ilaç şirketi Roche'nin hisseleri ise yeni bir obezite ilacının başarılı sonuçlar vermesiyle %4,4 değer kazandı.

Diğer yandan, Danimarkalı rüzgar türbini üreticisi Vestas'ın hisseleri, ABD'deki bir offshore rüzgar projesinin iptal edilmesiyle %4,6 düştü.

Asya piyasalarında da benzer bir iyimserlik hakimdi. MSCI Japonya dışındaki Asya-Pasifik hisselerini içeren en geniş endeks %0,74 yükseldi.

Bu gelişmeler, küresel piyasalarda risk iştahının arttığını ve yatırımcıların ticaret savaşlarına ilişkin endişelerinin azaldığını gösteriyor.

Ceviz, sağlıklı yağlar, protein, lif, vitaminler ve mineraller açısından zengin bir besindir. Özellikle beyin sağlığına olan faydalarıyla bilinir. İşte cevizin sağlığa dokuz muhteşem faydası:

1. Beyin fonksiyonlarını destekler: Ceviz, içerdiği omega-3 yağ asitleri ve antioksidanlar sayesinde beyin fonksiyonlarını geliştirir, hafızayı güçlendirir ve öğrenme yeteneğini artırır.
2. Kalp sağlığını korur: Ceviz, kötü kolesterolü düşürerek ve iyi kolesterolü yükselterek kalp sağlığını korur. Ayrıca kan basıncını düzenler ve damar tıkanıklığını önler.
3. Kansere karşı korur: Ceviz, içerdiği antioksidanlar sayesinde kanser hücrelerinin büyümesini engeller ve kansere karşı koruyucu etki sağlar. Özellikle meme, prostat ve kolon kanseri riskini azaltır.
4. Diyabeti kontrol altında tutar: Ceviz, kan şekerini düzenleyerek diyabeti kontrol altında tutmaya yardımcı olur. Ayrıca insülin direncini azaltır veTip 2 diyabet riskini düşürür.
5. Kilo vermeye yardımcı olur: Ceviz, içerdiği lif ve protein sayesinde tokluk hissi sağlar ve kilo vermeye yardımcı olur. Ayrıca metabolizmayı hızlandırır ve yağ yakımını destekler.
6. Bağışıklık sistemini güçlendirir: Ceviz, içerdiği vitaminler ve mineraller sayesinde bağışıklık sistemini güçlendirir ve hastalıklara karşı direnci artırır. Özellikle soğuk algınlığı ve grip gibi enfeksiyonlara karşı koruyucudur.
7. Kemikleri güçlendirir: Ceviz, içerdiği kalsiyum, magnezyum ve fosfor sayesinde kemikleri güçlendirir ve kemik erimesini önler. Ayrıca eklem sağlığını korur ve osteoartrit riskini azaltır.
8. Uyku kalitesini artırır: Ceviz, içerdiği melatonin hormonu sayesinde uyku kalitesini artırır ve uyku sorunlarını giderir. Ayrıca stresi azaltır ve rahatlama sağlar.
9. Cilt ve saç sağlığını korur: Ceviz, içerdiği E vitamini ve antioksidanlar sayesinde cilt ve saç sağlığını korur. Cildi nemlendirir, kırışıklıkları azaltır ve saçların parlak ve güçlü olmasını sağlar.

Günde Ne Kadar Ceviz Tüketmeli?

Uzmanlar, günde ortalama 7 adet (yaklaşık 30 gram) ceviz tüketmenin sağlık için faydalı olduğunu belirtiyor. Ancak, herhangi bir sağlık sorunu olanların veya alerjisi bulunanların doktorlarına danışarak tüketmeleri önerilir.

Türkiye'nin deprem kuşağında yer alması, yapıların depreme karşı dayanıklılığını kritik bir konu haline getiriyor. Binaların güçlendirilmesi, can ve mal kayıplarını en aza indirmenin önemli bir yolu olarak öne çıkıyor. Uzmanlar, güçlendirme işlemlerinin binaları depreme karşı ne kadar koruduğu, hangi teknolojilerin kullanıldığı ve alınması gereken önlemler hakkında detaylı bilgiler veriyor.

Güçlendirme Yöntemleri: Binaların depreme karşı güçlendirilmesinde çeşitli yöntemler uygulanmaktadır. Bu yöntemler arasında:

• Betonarme Mantolama: Mevcut kolon ve kirişlerin etrafına betonarme katmanlar eklenerek taşıma kapasiteleri artırılır.
• Çelik Mantolama: Kolon ve kirişlerin çelik plakalarla sarılarak güçlendirilmesi sağlanır.
• Karbon Fiber Takviyesi: Yüksek dayanımlı karbon fiber şeritler veya levhalar kullanılarak yapı elemanlarının güçlendirilmesi sağlanır.
• Epoksi Enjeksiyonu: Beton çatlaklarının epoksi reçineleri ile doldurularak yapı bütünlüğünün sağlanması hedeflenir.

Yeni Teknolojiler: Güçlendirme alanında sürekli olarak yeni teknolojiler geliştirilmektedir. Bu teknolojiler sayesinde daha hızlı, ekonomik ve etkili çözümler üretilebilmektedir. Örneğin, akıllı malzemeler kullanılarak yapıların deprem sırasında titreşimleri sönümlenmekte ve hasar görmesi engellenmektedir.

Alınması Gereken Önlemler: Güçlendirme işleminin başarılı olabilmesi için bazı önlemlerin alınması gerekmektedir. Bunlar arasında:

1. Doğru Projelendirme: Yapının mevcut durumu detaylı olarak incelenmeli ve uygun güçlendirme projesi hazırlanmalıdır.
2. Kaliteli Malzeme Kullanımı: Güçlendirme işleminde kullanılacak malzemelerin standartlara uygun ve kaliteli olması önemlidir.
3. Uzman Uygulama: Güçlendirme işleminin uzman ekipler tarafından yapılması, işlemin başarısı için kritik öneme sahiptir.
4. Zemin Etüdü: Yapının bulunduğu zeminin özellikleri dikkate alınarak güçlendirme projesi hazırlanmalıdır.

Binaların güçlendirilmesi, deprem riskini azaltmanın en etkili yollarından biridir. Ancak, güçlendirme işleminin doğru yöntemlerle ve uzmanlar tarafından yapılması gerekmektedir. Aksi takdirde, güçlendirme işlemi beklenen faydayı sağlamayabilir ve hatta yapının daha da zarar görmesine neden olabilir.

İstanbul'da hissedilen ve çevre illerde de etkili olan 6.2 büyüklüğündeki depremin ardından, Kandilli Rasathanesi depremin büyüklüğünü 6.4 olarak revize etti. AFAD ise depremin büyüklüğünü 6.0 olarak açıkladı. Depremin ardından artçı sarsıntılar devam ederken, AFAD'dan yapılan açıklamada, depremin Marmara Denizi'nde, İstanbul Silivri açıklarında meydana geldiği belirtildi.

AFAD'ın açıklamasına göre, depremin derinliği 7 km olarak ölçüldü. İstanbul Valiliği, deprem sonrası herhangi bir olumsuz durumun yaşanmadığını bildirdi. Ancak, tedbir amaçlı olarak bazı okullar tatil edildi ve vatandaşlar panik halinde sokaklara çıktı.

AFAD'dan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

• Marmara Denizi'nde, İstanbul Silivri açıklarında 6.0 büyüklüğünde bir deprem meydana gelmiştir.
• Depremin derinliği 7 km'dir.
• Gelişmeler takip edilmektedir.

Depremin ardından Prof. Dr. Şükrü Ersoy, CNN Türk canlı yayınında depremi değerlendirdi ve olası risklere dikkat çekti. Ersoy, İstanbul'da beklenen büyük depremle ilgili uyarılarda bulundu.

Deprem sonrası yetkililerden yapılan açıklamalar şöyle:

1. İstanbul Valiliği: Herhangi bir olumsuz durum yaşanmamıştır.
2. AFAD: Gelişmeler takip edilmektedir.

Depremin ardından vatandaşlar, sosyal medya üzerinden yaşadıkları panik anlarını paylaştılar. Bazı vatandaşlar, evlerinden çıkarak parklarda ve açık alanlarda beklemeyi tercih etti.

Kütahya'da meydana gelen deprem, paniğe neden oldu. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) tarafından yapılan açıklamaya göre, deprem saat 17:54'te gerçekleşti. Depremin büyüklüğü 4.1 olarak ölçülürken, derinliği ise 9.55 kilometre olarak belirlendi.

Deprem, Kütahya merkez ve çevre ilçelerde hissedildi. İlk belirlemelere göre herhangi bir can veya mal kaybı yaşanmadı. Ancak, bazı vatandaşlar panik nedeniyle evlerinden dışarı çıktı.

AFAD, deprem sonrası bölgede tarama çalışmalarına başladı. Şu ana kadar herhangi bir olumsuz durum tespit edilmedi. Yetkililer, vatandaşları olası artçı depremlere karşı dikkatli olmaları konusunda uyardı.

Depremin merkez üssü Kütahya şehir merkezine yakın bir bölge olarak belirlendi. Kandilli Rasathanesi ise depremin büyüklüğünü 4.3 olarak açıkladı.

AFAD'ın açıklamasına göre:

• Depremin büyüklüğü: 4.1
• Depremin derinliği: 9.55 km
• Depremin saati: 17:54

Kütahya Valiliği, depremle ilgili yaptığı açıklamada, şu ana kadar herhangi bir olumsuz ihbar almadıklarını belirtti. Ancak, ekiplerin teyakkuz halinde olduğu ve gerekli tüm önlemlerin alındığı ifade edildi.