Avukat Berna Pehlivan, müvekkilinin tutuklanmasının ardından kendisinin gözaltına alınması ve serbest bırakılmasının ardından tutuklamaya sevk edildi. Pehlivan, savunmanın susturulması halinde hakikatin ve yurttaşın sesinin kesileceğini belirtti.

Avukat Berna Pehlivan, müvekkilinin tutuklanmasının ardından yaşadığı süreçle ilgili açıklamalarda bulundu. Pehlivan, önce gözaltına alındı, ardından serbest bırakıldı ve sonrasında tutuklamaya sevk edildi. Bu durum, hukuk camiasında ve kamuoyunda geniş yankı uyandırdı.
Pehlivan, yaşananların savunma hakkına yönelik bir saldırı olduğunu vurgulayarak, “Savunma susturulursa, hakikatin ve yurttaşın sesi kesilir” dedi. Avukatın tutuklamaya sevk edilmesi, savunma mesleğinin icrası üzerindeki baskıları gündeme getirdi.
Olayın detaylarına bakıldığında, Pehlivan'ın müvekkilinin tutuklanmasının ardından, soruşturma kapsamında kendisinin de gözaltına alındığı görülüyor. Gözaltı süresinin ardından serbest bırakılan Pehlivan, kısa bir süre sonra savcılık tarafından tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi. Mahkemenin vereceği karar, hem Pehlivan'ın hukuki durumu hem de savunma hakkının geleceği açısından kritik önem taşıyor.
Avukatlar, bu tür olayların, avukatlık mesleğinin bağımsızlığına ve savunma hakkının etkinliğine zarar verdiğini belirtiyor. Savunmanın susturulması, adil yargılanma ilkesinin ihlali anlamına gelebileceği ve hukuk devletinin temel prensiplerine aykırı olduğu vurgulanıyor.
Pehlivan'ın tutuklamaya sevk edilmesiyle ilgili gelişmeler yakından takip edilirken, hukuk örgütleri ve insan hakları savunucuları, savunma hakkının korunması için yetkililere çağrıda bulunuyor.