Whatsapp kanalı, kullanıcıların tek yönlü mesajlar aracılığıyla bilgi paylaşımında bulunmasını sağlayan bir özelliktir. Bu özellik, özellikle topluluklara, markalara ve içerik üreticilerine geniş kitlelere ulaşma imkanı sunar.

Kanal oluşturma: Whatsapp'ta kanal oluşturmak için, uygulamadaki 'Güncellemeler' sekmesine gidilir ve burada 'Kanal Oluştur' seçeneği bulunur. Kanal oluştururken, kanalın adı, açıklaması ve profil fotoğrafı gibi bilgiler belirlenir. Kanal adı, kanalın içeriğini yansıtacak şekilde seçilmelidir. Açıklama bölümü, kanalın ne hakkında olduğunu net bir şekilde ifade etmelidir.

Kanal yönetimi: Kanal yöneticileri, kanala metin mesajları, resimler, videolar ve bağlantılar gönderebilirler. Ayrıca, anketler oluşturarak takipçilerin görüşlerini alabilir ve etkileşimi artırabilirler. Kanal yöneticileri, takipçi sayısını ve gönderi etkileşimlerini analiz ederek kanalın performansını değerlendirebilirler.

Takipçi etkileşimi: Takipçiler, kanala katılarak gönderileri görüntüleyebilirler. Ancak, takipçiler doğrudan kanalda mesaj gönderemez veya yorum yapamazlar. Bu, kanalın tek yönlü bir iletişim aracı olmasının temel nedenidir. Takipçiler, gönderilere tepki verebilir ve bu tepkiler kanal yöneticileri tarafından görülebilir.

Gizlilik ve güvenlik: Whatsapp kanalları, kullanıcıların telefon numaralarını gizli tutar. Kanal yöneticileri ve takipçiler birbirlerinin telefon numaralarını göremezler. Bu, kullanıcıların gizliliğini korumak için önemli bir özelliktir. Ayrıca, kanal yöneticileri, kanalı herkese açık veya sadece davet yoluyla erişilebilir hale getirebilirler.

Kullanım alanları: Whatsapp kanalları, haber kuruluşları tarafından son dakika haberlerini duyurmak, markalar tarafından ürün tanıtımları yapmak, içerik üreticileri tarafından özel içerikler paylaşmak ve topluluklar tarafından etkinlik duyuruları yapmak gibi çeşitli amaçlarla kullanılabilir.

Whatsapp kanallarının sunduğu bu özellikler, kullanıcıların bilgiye hızlı ve kolay bir şekilde erişmesini sağlarken, aynı zamanda içerik üreticilerine geniş bir kitleye ulaşma fırsatı sunar.

Eski ABD Başkanı Donald Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Ukrayna'daki savaşı sona erdirmek istediğine inandığını dile getirdi. Trump, bu konudaki düşüncelerini bir radyo programında paylaştı.

Trump, Putin ile iyi bir ilişkisi olduğunu ve Putin'in bu durumdan hoşnut olmadığını düşündüğünü ifade etti. Ayrıca, savaşın başından beri bu şekilde düşündüğünü vurguladı.

Eski başkan, Putin'in savaşı durdurmak istememesinin kendisi için mantıklı olmadığını, çünkü Rusya'nın bu savaş nedeniyle büyük zarar gördüğünü savundu. Trump, "Bence o da bu işten çıkmak istiyor. Bence bir çıkış yolu bulmak istiyor." şeklinde konuştu.

Trump daha önce de, başkanlığı döneminde bu savaşın asla yaşanmayacağını iddia etmişti. Mevcut ABD Başkanı Joe Biden'ın politikalarını eleştiren Trump, yönetiminin zayıflığı nedeniyle Rusya'nın Ukrayna'yı işgal ettiğini öne sürmüştü.

Trump'ın bu açıklamaları, ABD'nin Ukrayna politikaları ve Rusya ile ilişkileri konusundaki tartışmaları yeniden alevlendirebilir.

Trump'ın açıklamalarının ardından, Beyaz Saray veya Rusya tarafından henüz resmi bir açıklama yapılmadı.

BRICS ülkelerinin (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika) küresel ekonomiye katkısı ile G7 ülkelerinin (ABD, İngiltere, Kanada, Fransa, Almanya, İtalya ve Japonya) katkısı arasındaki farkın rekor seviyeye ulaştığı belirtiliyor. Bu durum, küresel ekonomik güç dengelerinde önemli bir kaymaya işaret ediyor.

Merkezi Londra'da bulunan düşünce kuruluşu Henley & Partners ve New World Health'in yayınladığı "The BRICS Wealth Report 2024" raporuna göre, BRICS ülkelerindeki toplam yatırım yapılabilir servet, 45 trilyon doları aşarken, bu ülkelerde yaşayan milyoner sayısı 1,6 milyonu aştı. Raporda, özellikle Çin ve Hindistan'ın ekonomik büyüme potansiyeline dikkat çekiliyor.

Raporda öne çıkan bazı önemli noktalar:

• BRICS ülkelerindeki toplam yatırım yapılabilir servet 45 trilyon doları aştı.
• Bu ülkelerdeki milyoner sayısı 1,6 milyonu geçti.
• Çin, 2033 yılına kadar dünyanın en büyük ekonomisi olma yolunda ilerliyor.
• Hindistan, son on yılda kaydettiği büyüme ile dikkat çekiyor ve bu büyümenin devam etmesi bekleniyor.

Rapora göre, BRICS ülkelerinin ekonomik büyüklüğü ve küresel ekonomiye katkısı giderek artarken, G7 ülkelerinin ekonomik ağırlığı azalıyor. Bu durum, uluslararası ilişkilerde ve küresel politikada da etkisini gösteriyor. BRICS ülkeleri, özellikle gelişmekte olan ülkelerle daha yakın ilişkiler kurarak, küresel ekonomik sistemi yeniden şekillendirme potansiyeline sahip.

Bu gelişmeler, küresel ekonomik düzenin yeniden şekillendiği ve BRICS ülkelerinin dünya ekonomisindeki rolünün giderek arttığı bir döneme girdiğimizi gösteriyor.

Sancaktepe'de bir fabrikada çıkan yangın, itfaiye ekiplerini harekete geçirdi. Yangın, henüz belirlenemeyen bir nedenle başladı ve kısa sürede büyüyerek fabrikanın büyük bir bölümünü etkisi altına aldı.

Olay yerine çok sayıda itfaiye ekibi sevk edildi. Ekipler, yangını kontrol altına alma ve söndürme çalışmalarına yoğun şekilde devam ediyor. Yangının çıkış nedeni ve hasar boyutu hakkında henüz net bir bilgi bulunmuyor.

Yangınla ilgili gelişmeler yakından takip ediliyor. İtfaiye ekiplerinin çalışmaları tamamlandıktan sonra yangının çıkış nedeni ve yol açtığı hasar hakkında detaylı bir açıklama yapılması bekleniyor.

Güncelleme: İtfaiye ekiplerinin yoğun çalışmaları sonucu yangın kontrol altına alındı. Soğutma çalışmaları devam ediyor.

Avrupa'nın Ukrayna'ya asker gönderme planının, lojistik ve siyasi engeller nedeniyle başarısızlıkla sonuçlanabileceği belirtiliyor. Avrupa ülkelerinin bu konudaki isteksizliği ve planın uygulanabilirliğine dair şüpheler, projenin hayata geçirilmesini zorlaştırıyor.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un gündeme getirdiği Ukrayna'ya asker gönderme fikri, birçok Avrupa ülkesi tarafından desteklenmemişti. Almanya, İngiltere ve İtalya gibi büyük Avrupa ülkeleri, bu fikre sıcak bakmadıklarını açıkça ifade ettiler. Bu durum, Avrupa'nın ortak bir askeri strateji oluşturma konusundaki zorluklarını bir kez daha gözler önüne serdi.

Planın başarısız olmasının temel nedenlerinden biri, lojistik zorluklar olarak gösteriliyor. Avrupa'nın farklı ülkelerinden askerlerin Ukrayna'ya gönderilmesi, koordinasyon ve lojistik açıdan büyük bir operasyonu gerektiriyor. Bu operasyonun maliyeti ve karmaşıklığı, birçok ülkeyi geri adım atmaya itiyor.

Siyasi çekinceler de planın başarısız olmasında önemli bir rol oynuyor. Avrupa ülkelerinin çoğu, Rusya ile doğrudan bir çatışmaya girmekten kaçınıyor. Ukrayna'ya asker göndermek, Rusya ile ilişkileri daha da gerginleştirebilir ve potansiyel olarak bir savaşa yol açabilir. Bu nedenle, birçok Avrupa ülkesi, Ukrayna'ya askeri destek sağlamak yerine, mali ve insani yardımda bulunmayı tercih ediyor.

Uzmanlar, Avrupa'nın Ukrayna'ya asker gönderme planının kısa vadede hayata geçirilmesinin zor olduğunu belirtiyor. Ancak, Ukrayna'daki durumun kötüleşmesi durumunda, Avrupa ülkelerinin bu konuyu yeniden değerlendirebileceği de ifade ediliyor. Şu an için, Avrupa'nın Ukrayna'ya desteği, mali yardım, silah sevkiyatı ve insani yardımla sınırlı kalmaya devam edecek gibi görünüyor.

• Lojistik zorluklar
• Siyasi çekinceler
• Ülkelerin isteksizliği

Muğla'da 30 Nisan 2024 tarihinde saat 09:21'de Richter ölçeğine göre 3.8 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Depremin merkez üssü Muğla olarak belirlendi.

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) tarafından yapılan açıklamaya göre, deprem yerin 7 kilometre derinliğinde gerçekleşti. Deprem, Muğla ve çevresinde hissedildi. Şu ana kadar herhangi bir can veya mal kaybı bildirilmemiştir. Yetkililer, deprem sonrasında bölgede herhangi bir olumsuz durumun yaşanmaması için gerekli incelemelerin yapıldığını belirtti.

Depremin ardından sosyal medyada da birçok paylaşım yapıldı. Vatandaşlar, depremi hissettiklerini ve kısa süreli bir panik yaşadıklarını dile getirdiler. Uzmanlar, bu tür orta şiddetli depremlerin zaman zaman yaşanabileceğini ve vatandaşların sakin kalmaları gerektiğini vurguladı.

AFAD'ın açıklamasına göre:

• Depremin büyüklüğü: 3.8
• Merkez üssü: Muğla
• Derinlik: 7 kilometre

Muğla ve çevresinde yaşayan vatandaşların olası artçı sarsıntılara karşı dikkatli olmaları ve yetkililerin uyarılarını dikkate almaları önem taşımaktadır. Gelişmeler yakından takip edilmektedir.

Buzdolabında ve mutfakta biriken yemek artıklarını değerlendirmek hem israfı önlemek hem de yeni lezzetler yaratmak için önemlidir. Bayat ekmekleri değerlendirmek için birçok yöntem bulunmaktadır. Örneğin, bayat ekmekleri küp küp doğrayıp fırında kızartarak kruton yapabilir ve salatalarda kullanabilirsiniz. Ayrıca, bayat ekmekleri süt veya su ile ıslatarak köfte harcına ekleyebilir veya ekmek tatlısı yapabilirsiniz.

Sebzelerin saplarını ve kabuklarını atmak yerine sebze suyu yapımında kullanabilirsiniz. Havuç, kereviz, soğan gibi sebzelerin kabuklarını ve saplarını kaynatarak lezzetli ve besleyici bir sebze suyu elde edebilirsiniz. Bu suyu çorbalarda veya risotto yapımında kullanabilirsiniz.

Meyve kabukları da değerlendirilebilir. Özellikle narenciye kabuklarını şekerle kaynatarak reçel yapabilir veya kurutarak kek ve kurabiye yapımında kullanabilirsiniz. Elma kabuklarını ise tarçınla birlikte kaynatarak hoş bir çay elde edebilirsiniz.

Artan pilavı değerlendirmek için farklı tarifler deneyebilirsiniz. Pilavı yumurta ve peynirle karıştırarak fırında pişirebilir veya mücver yapabilirsiniz. Ayrıca, pilavı baharatlarla tatlandırarak köfte harcına ekleyebilir veya dolma yapımında kullanabilirsiniz.

Yoğurt, süt ve peynir altı suları da değerlendirilmesi gereken ürünlerdir. Yoğurt ve sütü smoothie yapımında kullanabilir, peynir altı suyunu ise ekmek veya kek yapımında kullanabilirsiniz. Ayrıca, peynir altı suyunu çorba veya soslara ekleyerek lezzetini zenginleştirebilirsiniz.

Kalan et ve tavuk yemeklerini değerlendirmek için farklı yöntemler deneyebilirsiniz. Etleri küçük parçalar halinde doğrayarak salatalara veya sandviçlere ekleyebilirsiniz. Tavuk etini ise tavuklu börek veya wrap yapımında kullanabilirsiniz. Ayrıca, et ve tavuk suyunu çorba yapımında kullanarak lezzetli ve besleyici bir öğün elde edebilirsiniz.

• Bayat ekmekleri kruton veya ekmek tatlısı yapımında kullanın.
• Sebze kabuklarını ve saplarını sebze suyu yapımında değerlendirin.
• Meyve kabuklarından reçel veya çay yapın.
• Artan pilavı mücver veya dolma yapımında kullanın.
• Yoğurt, süt ve peynir altı suyunu smoothie, ekmek veya çorba yapımında değerlendirin.
• Kalan et ve tavuk yemeklerini salata, börek veya wrap yapımında kullanın.

Akit TV'de yayınlanan 'Derin Kutu' programında, Said Nursi'nin mezarının yeri konusu tartışmaya açıldı. Programda konuşmacılar, Said Nursi'nin mezarının, vefatından sonra talebeleri tarafından bilinmeyen bir yere nakledildiği iddialarını dile getirdiler.

Program sunucusu, 'Said Nursi'nin mezarı neden saklanıyor?' sorusunu yöneltti. Konuklar arasında yer alan araştırmacı yazar Salih Tuna, 'Said Nursi'nin mezarının açılması gerektiğini' savundu. Tuna, bu konunun aydınlatılmasının önemine vurgu yaptı.

Programda, mezar yerinin değiştirilme nedenleri üzerine çeşitli spekülasyonlar yapıldı. Bazı yorumcular, bu durumun siyasi ve dini hassasiyetlerle ilgili olabileceğini öne sürdü. Tartışma, Said Nursi'nin düşünceleri ve mirası üzerindeki farklı yorumları da içerdi.

Program boyunca, izleyicilerden gelen yorumlar da değerlendirildi. Canlı yayın sırasında, sosyal medyada da konuyla ilgili yoğun bir tartışma yaşandı. Said Nursi'nin takipçileri ve sevenleri, bu tür tartışmaların saygı sınırlarını aşmaması gerektiğini belirttiler.

Programın sonunda, Said Nursi'nin mezarının yerinin tespiti ve bu konudaki belirsizliklerin giderilmesi gerektiği vurgulandı. Konunun, ilgili kurumlar ve araştırmacılar tarafından daha detaylı bir şekilde incelenmesi gerektiği ifade edildi.

Ahmet Suha Umar, Cumhuriyet gazetesindeki yazısında emperyalizmin Kemalizm'e olan saplantısını ele alıyor. Umar, emperyalizmin, kendi çıkarları doğrultusunda Kemalizm'i farklı şekillerde yorumladığını ve kullandığını savunuyor.

Yazıda, emperyalizmin Kemalizm'i bazen bir modernleşme projesi, bazen de bir kalkınma modeli olarak gördüğü belirtiliyor. Ancak Umar'a göre emperyalizm, Kemalizm'in anti-emperyalist özünü her zaman göz ardı etmeye çalışmıştır. Emperyalizm için Kemalizm, sömürgecilik karşıtı bir ideoloji olmaktan ziyade, kendi çıkarlarına hizmet edebilecek bir araçtır.

Umar, yazısında emperyalizmin Kemalizm'i kullanma yöntemlerine örnekler veriyor. Örneğin, Soğuk Savaş döneminde Kemalizm, Sovyetler Birliği'ne karşı bir tampon olarak desteklenmiştir. Günümüzde ise Kemalizm, bazı Batılı çevreler tarafından İslamcı hareketlere karşı bir alternatif olarak sunulmaktadır.

Umar'a göre Kemalizm, emperyalizmin manipülasyonlarına karşı korunmalıdır. Kemalizm'in özü, bağımsızlık, ulusal egemenlik ve anti-emperyalizmdir. Bu değerler korunarak Kemalizm, Türkiye'nin geleceği için bir yol haritası olabilir.

Yazıda ayrıca, emperyalizmin Kemalizm'i ele alış biçiminin, Türkiye'deki bazı çevreler tarafından da benimsendiği eleştirisi yapılıyor. Umar, bu çevrelerin Kemalizm'i, Batılı değerlere uyumlu, milli olmayan bir ideoloji olarak sunduğunu belirtiyor.

Sonuç olarak Ahmet Suha Umar, emperyalizmin Kemalizm'e olan yaklaşımının her zaman şüpheyle karşılanması gerektiğini vurguluyor. Kemalizm'in özünün korunması ve emperyalist manipülasyonlara karşı dikkatli olunması gerektiğini belirtiyor.