Dinamo Zagreb Teknik Direktörü Sergej Jakirovic'in, UEFA Avrupa Konferans Ligi'nde Fenerbahçe'ye karşı oynanan maç öncesinde yaptığı taktiksel değişikliklerin işe yaradığı belirtiliyor. Hırvatistan basınında yer alan haberlere göre, Jakirovic'in özellikle orta saha kurgusunda yaptığı hamleler ve oyuncu tercihleri, Fenerbahçe'nin oyununu bozarak Dinamo Zagreb'in sahadan beraberlikle ayrılmasını sağladı.

Jakirovic'in maç öncesinde yaptığı açıklamalarda, Fenerbahçe'nin güçlü yönlerini analiz ettiklerini ve buna göre bir oyun planı hazırladıklarını ifade ettiği hatırlatılıyor. Özellikle Fenerbahçe'nin hücum hattındaki etkili oyuncularına karşı önlem almak ve orta sahada üstünlük kurmak amacıyla yapılan değişikliklerin, maçın genelinde Dinamo Zagreb'in daha dirençli bir performans sergilemesine katkıda bulunduğu vurgulanıyor.

Hırvatistan basınında çıkan yorumlarda, Jakirovic'in oyuncu değişikliklerinin zamanlaması ve tercihleri de övgüyle karşılanıyor. Maçın gidişatına göre yaptığı hamlelerle oyuna müdahale eden Jakirovic'in, Fenerbahçe'nin oyun planını bozarak skor avantajını korumasında önemli rol oynadığı belirtiliyor. Ayrıca, genç oyunculara verdiği şans ve onların performansından memnuniyeti de dile getiriliyor.

Sonuç olarak, Sergej Jakirovic'in Fenerbahçe maçına yönelik hazırladığı taktik ve stratejinin başarılı olduğu, Dinamo Zagreb'in deplasmandan beraberlikle dönerek tur için avantaj yakaladığı ifade ediliyor.

Merkez Bankası'nın politika faizini artırmasının ardından, bankaların kredi ve mevduat faizlerinde hareketlilik başladı. İhtiyaç, taşıt ve konut kredisi faiz oranlarında yükselişler görülürken, mevduat faizleri de bu yükselişe eşlik ediyor.

Kredi Faizlerindeki Artış:

• İhtiyaç Kredisi: Bazı bankalarda ihtiyaç kredisi faiz oranları %4'ün üzerine çıktı.
• Taşıt Kredisi: Taşıt kredisi faizlerinde de benzer bir yükseliş trendi gözlemleniyor.
• Konut Kredisi: Konut kredisi faiz oranları da artış göstererek, ev sahibi olmayı zorlaştırıyor.

Mevduat Faizlerindeki Yükseliş:

Merkez Bankası'nın faiz artırımı kararı, mevduat faizlerini de yukarı yönlü etkiledi. Bankalar, mevduat çekmek için faiz oranlarını artırmaya başladı. Mevduat faizlerindeki bu artış, yatırımcıların ilgisini çekiyor.

Analistlerin Değerlendirmesi:

Ekonomistler, Merkez Bankası'nın faiz artırımı kararının, enflasyonu kontrol altına alma amacı taşıdığını belirtiyor. Kredi faizlerindeki yükselişin, talebi azaltarak enflasyonla mücadeleye katkı sağlayacağı öngörülüyor. Mevduat faizlerindeki artışın ise, tasarrufları teşvik ederek enflasyonu düşürmeye yardımcı olacağı düşünülüyor.

Beklentiler:

Önümüzdeki dönemde, Merkez Bankası'nın faiz politikası ve bankaların rekabet stratejileri doğrultusunda kredi ve mevduat faizlerinde dalgalanmaların devam etmesi bekleniyor.

ABD Başkanı Donald Trump'ın bazı ürünlere uyguladığı vergiler, lüks tüketim mallarını da etkiledi. Bu durumun ilk yansımalarından biri, dünyaca ünlü lüks marka Louis Vuitton'dan geldi. Marka, ürünlerine zam yapma kararı aldı.

ABD'nin çeşitli ürün gruplarına uyguladığı ek vergiler, özellikle Avrupa'dan ithal edilen lüks ürünlerin maliyetini artırdı. Louis Vuitton gibi markalar, artan maliyetleri tüketiciye yansıtmak zorunda kaldı. Şirket yetkilileri, zam kararının gerekçesi olarak, hammadde maliyetlerindeki artış ve döviz kurlarındaki dalgalanmaları gösterdi.

Zamların hangi ürün gruplarını ne oranda etkileyeceği henüz net olarak açıklanmadı. Ancak, markanın çanta, ayakkabı, giyim ve aksesuar gibi farklı kategorilerdeki ürünlerinde fiyat artışları bekleniyor. Tüketiciler, özellikle popüler modellerde daha yüksek fiyatlarla karşılaşabilir.

Louis Vuitton'un zam kararı, diğer lüks markalar için de bir işaret olarak değerlendiriliyor. Sektör uzmanları, benzer şekilde diğer markaların da önümüzdeki dönemde fiyat ayarlamasına gidebileceğini öngörüyor. Bu durum, lüks tüketim mallarına olan talebi nasıl etkileyeceği merak konusu.

Ek olarak, bu durumun Türkiye'deki lüks tüketim piyasasına da yansımaları olabileceği belirtiliyor. İthalat yoluyla Türkiye'ye getirilen lüks ürünlerin fiyatlarında da artışlar yaşanabileceği öngörülüyor.

Özetle:

• ABD'nin uyguladığı vergiler lüks markaları etkiledi.
• Louis Vuitton ürünlerine zam yaptı.
• Diğer lüks markaların da zam yapması bekleniyor.

CHP'de genel seçimlerin ardından başlayan tartışmalar sürerken, parti içinde olağanüstü kurultay yapılması yönündeki talepler gündeme gelmişti. Bu taleplerle ilgili olarak Ankara 8. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne bir iptal davası açıldı.

Davanın detaylarına ilişkin henüz resmi bir açıklama yapılmazken, davanın olağanüstü kurultay sürecini etkileyip etkilemeyeceği merak konusu. İptal davasının açılmasının ardından, CHP içindeki farklı görüşler ve olası gelişmeler yakından takip ediliyor.

CHP'de seçim sonuçlarının ardından değişim isteyenler ve mevcut yönetime destek verenler arasında fikir ayrılıkları yaşanmıştı. Olağanüstü kurultay talebi, bu ayrılıkların bir sonucu olarak ortaya çıkmış ve parti içinde yoğun tartışmalara neden olmuştu.

Siyasi kulislerde, iptal davasının kurultay sürecini uzatabileceği veya tamamen engelleyebileceği yönünde farklı senaryolar konuşuluyor. CHP yönetiminin ve kurultay delegelerinin bu davaya nasıl bir tepki vereceği, önümüzdeki günlerde netlik kazanacak.

İnsan Hakları Derneği (İHD), soykırım suçunun cezalandırılmamasının, bu tür suçların işlenmeye devam etmesine yol açtığını belirterek bir açıklama yayınladı. Açıklamada, soykırımın insanlığa karşı işlenmiş en ağır suçlardan biri olduğu ve cezasız kalmasının adalete olan inancı zedelediği vurgulandı.

İHD, devletlerin soykırımı önleme ve faillerini cezalandırma yükümlülüğü olduğunu hatırlatarak, Türkiye'nin de bu konuda üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi gerektiğini ifade etti. Dernek, geçmişte yaşanan soykırım ve benzeri insanlık suçlarıyla yüzleşilmemesinin, günümüzde de benzer ihlallerin yaşanmasına zemin hazırladığına dikkat çekti.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi: 'Soykırım suçu, uluslararası hukukun en temel normlarından birini oluşturur ve bu suçun cezasız kalması, uluslararası toplumun ortak değerlerine bir saldırıdır. Devletler, soykırımın önlenmesi ve faillerinin cezalandırılması için gerekli tüm tedbirleri almakla yükümlüdür.'

İHD, Türkiye'deki mevcut yasal düzenlemelerin soykırım suçunu yeterince kapsamadığını ve bu konuda daha kapsamlı bir düzenleme yapılması gerektiğini savundu. Ayrıca, geçmişte yaşanan olaylarla ilgili olarak bağımsız ve tarafsız bir soruşturma yürütülerek, sorumluların adalet önüne çıkarılması talep edildi.

Dernek, insan hakları savunucuları ve sivil toplum örgütleri olarak, soykırım ve benzeri suçlarla mücadeleye devam edeceklerini ve bu suçların cezasız kalmaması için her türlü çabayı göstereceklerini vurguladı. İHD, tüm devletleri ve uluslararası kuruluşları, soykırım suçunun önlenmesi ve faillerinin cezalandırılması konusunda daha etkin rol almaya çağırdı.

• Soykırım suçu insanlığa karşı işlenmiş en ağır suçlardandır.
• Cezasızlık adalete olan inancı zedeler.
• Devletler soykırımı önleme ve failleri cezalandırma yükümlülüğündedir.

Portekizli teknik direktör José Mourinho'nun geleceğiyle ilgili Premier Lig iddiaları gündemde. Newcastle United'ın Mourinho ile ilgilenen kulüplerden biri olduğu belirtiliyor.

Haberlere göre, Newcastle United'ın yanı sıra, Suudi Arabistan ekiplerinden de teklifler alan Mourinho'nun, Premier Lig'e dönmeye sıcak baktığı ifade ediliyor. Mourinho'nun Roma'dan ayrılmasının ardından hangi takımı çalıştıracağı merak konusu.

Mourinho'nun kariyerinde daha önce Chelsea, Manchester United ve Tottenham Hotspur gibi önemli Premier Lig takımlarında görev yaptığı hatırlatılıyor. Premier Lig'deki deneyimi ve başarıları göz önüne alındığında, yeniden İngiltere'ye dönme ihtimali futbolseverler tarafından yakından takip ediliyor.

Newcastle United'ın mevcut teknik direktörü Eddie Howe'un performansı da bu iddiaların ortaya çıkmasında etkili oluyor. Takımın son dönemdeki sonuçlarından memnun olmayan yönetim, Mourinho'yu göreve getirme seçeneğini değerlendiriyor olabilir.

Mourinho'nun menajerlik kariyeri boyunca kazandığı şampiyonluklar ve kupa başarıları, onu her zaman cazip bir seçenek haline getiriyor. Premier Lig'deki rekabet ortamında deneyimli bir teknik direktör arayan kulüpler için Mourinho'nun ismi sıkça gündeme geliyor.

Bu transfer iddiaları henüz resmiyet kazanmamış olsa da, Mourinho'nun geleceğiyle ilgili spekülasyonlar futbol dünyasında konuşulmaya devam ediyor.

Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Ali Şahabettinoğlu Yükselmiş, bel fıtığının ameliyatsız tedavi yöntemlerinin mümkün olduğunu belirtti. Bel fıtığının, omurlar arasındaki disklerin yıpranması veya hasar görmesi sonucu ortaya çıktığını ifade eden Yükselmiş, bu durumun sinirlere baskı yaparak ağrı, uyuşma ve güçsüzlüğe neden olabileceğini söyledi.

Dr. Yükselmiş, bel fıtığı tedavisinde öncelikle konservatif yöntemlerin denendiğini vurguladı. Bu yöntemler arasında istirahat, ağrı kesiciler, kas gevşeticiler ve fizik tedavi yer alıyor. Fizik tedavide ise manuel terapi, egzersizler ve çeşitli cihazlarla yapılan uygulamalarla ağrının azaltılması ve fonksiyonların iyileştirilmesi hedefleniyor.

Ameliyatsız tedavi yöntemleri arasında şunlar bulunmaktadır:

• Manuel Terapi: Uzman fizyoterapistler tarafından uygulanan elle yapılan tedavi yöntemidir. Omurga ve çevresindeki kasların mobilizasyonu ve manipülasyonu ile ağrının azaltılması ve hareketliliğin artırılması amaçlanır.
• Egzersizler: Bel ve karın kaslarını güçlendiren, esnekliği artıran ve duruşu düzelten egzersizler bel fıtığı tedavisinde önemli bir yer tutar.
• Traksiyon: Omurgayı çekerek disk üzerindeki baskıyı azaltmaya yönelik bir tedavi yöntemidir.
• Lazer Tedavisi: Ağrıyı azaltmaya ve doku iyileşmesini hızlandırmaya yardımcı olabilir.
• Enjeksiyonlar: Ağrıyı azaltmak için sinir köklerine veya faset eklemlerine kortikosteroid enjeksiyonları yapılabilir.

Dr. Yükselmiş, ameliyatsız tedavi yöntemlerinin başarısız olduğu veya belirtilerin şiddetli olduğu durumlarda cerrahi tedavi düşünülebileceğini belirtti. Ancak çoğu bel fıtığı vakasında ameliyatsız yöntemlerle başarılı sonuçlar alınabildiğini vurguladı. Erken teşhis ve uygun tedavi ile bel fıtığının yaşam kalitesini olumsuz etkilemesinin önüne geçilebileceğini sözlerine ekledi.

Oyuncu Yavuz Çetin hayatını kaybetti. Çetin'in vefatı sevenlerini ve sanat camiasını yasa boğdu.

Yavuz Çetin, Kurtlar Vadisi, Kolpaçino ve Adını Sen Koy gibi birçok önemli yapımda rol almıştı. Oyunculuk kariyeri boyunca farklı karakterlere hayat veren Çetin, performansı ile izleyicilerin beğenisini kazanmıştı.

Çetin'in rol aldığı diğer yapımlar arasında çeşitli televizyon dizileri ve sinema filmleri bulunmaktadır. Sanat hayatı boyunca birçok projede yer alan Yavuz Çetin, yeteneği ve çalışkanlığı ile tanınıyordu.

Yavuz Çetin'in ani ölümü, sevenleri ve meslektaşları arasında büyük üzüntüye neden oldu. Sosyal medyada birçok kişi, Çetin'in vefatı üzerine başsağlığı mesajları yayınladı.

Yavuz Çetin'in cenaze töreni ile ilgili detaylar henüz açıklanmadı. Ailesi ve yakınları, cenaze töreniyle ilgili bilgileri kamuoyu ile paylaşacak.

CHP'nin 5 Kasım'da gerçekleştirdiği 21. Olağanüstü Kurultayı'nın iptali için Ankara 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne dava açıldı. Gerekçe olarak, kurultayın tüzüğe aykırı bir şekilde yapıldığı iddia edildi. Başvuruyu yapan avukat Çağrı Ayhan Şenel, kurultayın, parti tüzüğünde belirtilen yeterli sayıda delegenin imzası olmadan toplandığını savundu. Şenel, yaptığı açıklamada, kurultayın usul ve esas yönünden hukuka aykırı olduğunu belirtti.

Dava dilekçesinde, olağanüstü kurultay talebinin, tüzüğün 27. maddesine göre, toplam delege sayısının en az beşte birinin noter onaylı imzasıyla yapılması gerektiği vurgulandı. Ancak, iddiaya göre, kurultay çağrısı için gerekli imza sayısı sağlanamadı. Dilekçede, bu durumun kurultayın meşruiyetini zedelediği ve iptalini gerektirdiği ifade edildi.

Avukat Şenel, kurultayın, parti içinde birlik ve beraberliği sağlamak yerine daha da derinleştirdiğini savundu. Şenel, bu durumun partinin geleceği açısından olumsuz sonuçlar doğurabileceğini belirterek, hukuki sürecin takipçisi olacaklarını dile getirdi. Mahkemenin, başvuruyu değerlendirmesi ve karar vermesi bekleniyor.

Davanın açılması, CHP içinde kurultay sürecine ilişkin tartışmaları yeniden alevlendirdi. Kurultayın iptali halinde, partide yeni bir kurultay sürecinin başlayabileceği ve bunun da parti içi dengeleri değiştirebileceği öngörülüyor.