Deprem sonrası ortaya atılan komplo teorileri ve HAARP iddiaları hakkında bir değerlendirme.

Türkiye'de yaşanan depremlerin ardından, sosyal medyada ve çeşitli platformlarda yeniden komplo teorileri dolaşıma girdi. Bu teorilerin başında ise ABD savaş gemilerinin depremi tetiklediği ve HAARP teknolojisinin kullanıldığı iddiaları yer alıyor.
Yazar Fulya Soybaş, bu tür iddiaların her deprem sonrasında tekrarlandığını belirtiyor. Özellikle HAARP (Yüksek Frekanslı Aktif Auroral Araştırma Programı) ile ilgili komplo teorileri, bilimsel gerçeklikten uzak ve dayanaksız. HAARP, iyonosferin özelliklerini ve davranışlarını incelemek amacıyla kurulmuş bir araştırma projesi. Ancak, bu proje, bazı kesimler tarafından deprem yaratma veya iklimi kontrol etme gibi amaçlarla kullanıldığı yönünde yanlış bir şekilde yorumlanıyor.
Soybaş, bu tür komplo teorilerinin yayılmasının, depremzedelerin yaşadığı travmayı artırdığını ve bilimsel gerçeklere olan güveni zedelediğini vurguluyor. Depremlerin doğal afetler olduğu ve bilimsel açıklamalarının bulunduğu gerçeği göz ardı edilmemeli. Komplo teorileri yerine, deprem riskini azaltmaya yönelik önlemlere odaklanmak ve bilimsel araştırmaları desteklemek daha yapıcı bir yaklaşım olacaktır.
Sonuç olarak, deprem sonrası ortaya atılan komplo teorilerine itibar etmemek, doğru bilgiye ulaşmaya çalışmak ve bilimsel açıklamalara güvenmek önemlidir. Bu tür teoriler, sadece kafa karışıklığına ve yanlış bilgilendirmeye yol açar.