Deprem anında insanların farklı tepkiler vermesinin nedenleri ve sakin kalma yolları uzmanlar tarafından değerlendiriliyor.

Deprem anında insanların gösterdiği farklı tepkiler, panik, donakalma veya kontrolsüz kaçma davranışları üzerine uzmanlar çeşitli açıklamalarda bulunuyor. Bu tepkilerin nedenleri arasında, depremin ani ve beklenmedik gelişimi, belirsizlik hissi ve hayatta kalma içgüdüsü yer alıyor.
Prof. Dr. Mehmet Eskin, deprem anında yaşanan panik ve korkunun, otonom sinir sisteminin 'savaş ya da kaç' tepkisini tetiklediğini belirtiyor. Bu durum, bireylerin mantıklı düşünme yeteneğini azaltarak irrasyonel davranışlara yönlendirebiliyor. Eskin, daha önce travmatik deneyimler yaşamış kişilerin deprem anında daha yoğun kaygı ve panik yaşayabileceğine dikkat çekiyor.
Prof. Dr. Aslı Çarkoğlu ise, deprem gibi travmatik olayların ardından insanların olayları anlamlandırma ve kontrolü yeniden kazanma çabası içinde olduğunu vurguluyor. Çarkoğlu, bu süreçte sosyal desteğin ve doğru bilgilendirmenin önemine işaret ediyor. Ayrıca, deprem sonrası ortaya çıkan kaygı ve stresin uzun süreli etkilerini azaltmak için psikolojik destek almanın gerekliliğini belirtiyor.
Deprem anında sakin kalabilmek için uzmanlar şu önerilerde bulunuyor:
- Deprem öncesinde hazırlıklı olmak: Aile bireyleriyle birlikte bir afet planı hazırlamak, acil durum çantası bulundurmak ve güvenli toplanma alanları belirlemek.
- Deprem sırasında doğru davranışları bilmek: Sarsıntı sırasında güvenli bir yerde (örneğin, sağlam bir masa altında) çömelmek, düşmekten korunmak ve sarsıntı geçene kadar beklemek.
- Bilinçli farkındalık (mindfulness) tekniklerini uygulamak: Deprem anında nefes egzersizleri yaparak ve dikkati bedene odaklayarak panik halini azaltmak.
- Doğru bilgiye ulaşmak: Depremle ilgili güvenilir kaynaklardan bilgi edinmek, yanlış ve eksik bilgilerden kaçınmak.
Uzmanlar, deprem sonrası psikolojik sağlamlığı artırmak için sosyal destek ağlarını güçlendirmenin, travma sonrası stres bozukluğu belirtileri gösteren kişilere profesyonel yardım sağlamanın ve toplumda dayanışma kültürünü geliştirmenin önemini vurguluyor.