Adana'nın Kozan ilçesinde bulunan Yılan Pınarı mesire alanında, havaların ısınmasıyla birlikte yılanların yuvalarından çıkmaya başlaması üzerine vatandaşlar dikkatli olmaları konusunda uyarıldı. Kozan Belediyesi ekipleri, mesire alanında sıklıkla görülen yılanlar nedeniyle vatandaşların ve özellikle çocukların dikkatli olmaları gerektiğini belirtirken, yılanların doğal yaşam alanlarına zarar verilmemesi gerektiğinin altını çizdi.

Yılan Pınarı'nda piknik yapan vatandaşlar, yılanların sıkça görülmesiyle tedirginlik yaşarken, belediye yetkilileri tarafından yapılan uyarılar dikkate alınması gerektiğini ifade ettiler. Özellikle çocukların yılanlara yaklaşmaması ve yılan görüldüğünde yetkililere haber verilmesi gerektiği vurgulandı. Ekipler, yılanların genellikle sıcak havalarda ortaya çıktığını ve bu dönemde daha dikkatli olunması gerektiğini belirtti.

Belediye, mesire alanında yılanların varlığına karşı düzenli olarak kontrol ve bilgilendirme çalışmaları yapmaya devam ediyor. Vatandaşların huzur içinde vakit geçirebilmeleri için gerekli önlemlerin alındığı belirtildi. Yılanların doğal dengenin bir parçası olduğu ve onlara zarar vermeden, uzak durmanın en doğru davranış olacağı ifade edildi.

Yılan Pınarı, Kozan'ın önemli mesire alanlarından biri olup, özellikle hafta sonları yoğun ziyaretçi akınına uğramaktadır. Bu nedenle, belediye ekipleri vatandaşların güvenliği için sürekli teyakkuz halinde bulunmaktadır.

Eski ABD Başkanı Donald Trump, bir miting sırasında yaptığı açıklamada, ABD gemilerinin Panama ve Süveyş kanallarından serbest geçiş yapabilmesi gerektiğini ifade etti. Trump, bu kanalların inşasında Amerikan kanı ve parasının olduğunu vurgulayarak, ABD'nin bu konuda ayrıcalıklı bir konuma sahip olması gerektiğini savundu.

Trump, mitingde yaptığı konuşmada şu ifadelere yer verdi: 'Panama Kanalı'nı biz inşa ettik. Süveyş Kanalı'nı biz inşa ettik. Orada bizim kanımız var, bizim paramız var. Gemilerimizin oradan bedavaya geçmesi gerekiyor.' Bu açıklamalarıyla, ABD'nin bu stratejik su yollarındaki rolüne dikkat çekerek, ülkesinin çıkarlarının korunması gerektiğini belirtti.

Trump'ın bu açıklamaları, uluslararası denizcilik hukuku ve ticaret anlaşmaları açısından tartışma yaratabilecek nitelikte. Panama Kanalı ve Süveyş Kanalı, uluslararası ticarette önemli bir rol oynayan ve birçok ülkenin gemilerinin geçtiği stratejik noktalardır. Bu kanalların kullanımı, ilgili ülkelerin koyduğu kurallar ve tarifelerle belirlenir.

Trump'ın bu talebi, ABD'nin geçmişte bu kanalların inşasındaki rolüne dayanıyor olsa da, günümüzdeki uluslararası ilişkiler ve ticaret düzenlemeleri göz önüne alındığında karmaşık bir durum ortaya çıkarıyor. Bu tür bir talep, diğer ülkelerle diplomatik gerilimlere ve ticari anlaşmazlıklara yol açabilir.

Trump'ın bu açıklamaları, özellikle ABD'nin dış politikası ve uluslararası ticaretteki yaklaşımı konusunda gelecekte nasıl bir yol izleyeceği sorusunu gündeme getiriyor.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, seçim çalışmaları kapsamında düzenlenen bir etkinlikte konuştu. İmamoğlu, konuşmasında mevcut siyasi atmosferi eleştirerek, bu 'pespaye' dönemin sona ereceğini ve Türkiye'nin daha iyi bir geleceğe doğru ilerleyeceğini vurguladı.

İmamoğlu, İstanbul'da gerçekleştirdikleri hizmetlere değinerek, şeffaf ve adil yönetim anlayışıyla hareket ettiklerini ifade etti. 'İstanbul'u yeniden hak ettiği konuma getirmek için gece gündüz çalıştık ve çalışmaya devam edeceğiz' dedi. Ayrıca, vatandaşların sorunlarına çözüm odaklı yaklaştıklarını ve katılımcı bir yönetim modeli benimsediklerini belirtti.

Konuşmasında, gençlere ve kadınlara özel bir vurgu yapan İmamoğlu, onların toplumsal hayattaki rollerinin önemine dikkat çekti. 'Gençlerimizin ve kadınlarımızın potansiyelini ortaya çıkarmak, ülkemizin geleceği için hayati önem taşıyor' şeklinde konuştu. Eğitim, istihdam ve sosyal haklar konularında yapılacak çalışmalarla gençlerin ve kadınların desteklenmesi gerektiğini ifade etti.

İmamoğlu, seçim sürecinde birlik ve beraberlik çağrısı yaparak, farklı görüşlere sahip insanların ortak bir amaç doğrultusunda bir araya gelmesinin önemini vurguladı. 'Türkiye'nin geleceği için hep birlikte çalışmalıyız. Ortak değerlerimizi koruyarak, daha güçlü bir Türkiye inşa edebiliriz' dedi.

Konuşmasının sonunda İmamoğlu, umutlu bir mesaj vererek, Türkiye'nin aydınlık bir geleceğe sahip olduğuna inandığını ve bu yolda kararlılıkla çalışmaya devam edeceğini sözlerine ekledi.

EDAM Direktörü Sinan Ülgen, Türkiye'nin demokrasi ve hukuk devleti ilkelerinden uzaklaşmasının ekonomik istikrarı tehdit ettiğini belirtti. Ülgen, bu durumun ülkeyi ekonomik şoklara karşı daha savunmasız hale getireceğini vurguladı.

Ülgen, Türkiye'nin son yıllarda yaşadığı ekonomik sorunların temelinde, kurumsal yapının zayıflaması ve öngörülebilirliğin azalması olduğunu ifade etti. Özellikle yargı bağımsızlığı ve hukukun üstünlüğü ilkelerindeki gerilemenin, yatırımcı güvenini olumsuz etkilediğini ve sermaye girişini azalttığını söyledi.

Demokrasi ve hukukun önemine vurgu yapan Ülgen, bu alanlardaki iyileşmelerin Türkiye'nin ekonomik potansiyelini yeniden açığa çıkarabileceğini belirtti. Aksi takdirde, Türkiye'nin ekonomik kırılganlığının devam edeceğini ve benzer şoklara karşı direncinin azalacağını öngördü.

Ülgen ayrıca, Avrupa Birliği ile ilişkilerin de bu bağlamda önemli olduğunu vurguladı. Türkiye'nin AB ile ilişkilerini yeniden canlandırmasının, ülkeye yönelik yatırımcı algısını olumlu yönde etkileyebileceğini ve ekonomik istikrarı destekleyebileceğini ifade etti.

Sonuç olarak Sinan Ülgen, Türkiye'nin ekonomik sorunlarının çözümünün, demokrasi ve hukuk devleti ilkelerine geri dönmekten geçtiğini, aksi takdirde ekonomik istikrarsızlığın devam edeceğini ve ülkenin geleceği için ciddi riskler oluşturacağını belirtti.

• Yargı bağımsızlığı ve hukukun üstünlüğü ilkelerindeki gerileme yatırımcı güvenini olumsuz etkiliyor.
• AB ile ilişkilerin yeniden canlandırılması ekonomik istikrarı destekleyebilir.

Liverpool, Premier Lig'in 36. haftasında Tottenham Hotspur'u konuk etti. Anfield Road'da oynanan karşılaşma büyük bir heyecana sahne oldu.

Maçın ilk yarısında Liverpool, 16. dakikada Mohamed Salah'ın golüyle 1-0 öne geçti. Ancak Tottenham, 39. dakikada Son Heung-min'in golüyle skoru eşitledi ve ilk yarı 1-1 sona erdi.

İkinci yarıya hızlı başlayan Liverpool, 49. dakikada Andrew Robertson'ın golüyle tekrar öne geçti. Tottenham, 70. dakikada Richarlison'un golüyle bir kez daha beraberliği sağladı. Maçın son dakikaları büyük bir çekişmeye sahne olurken, 90+4. dakikada Mohamed Salah bir kez daha sahneye çıktı ve attığı golle Liverpool'u 3-2 öne geçirdi.

Karşılaşma Liverpool'un 3-2'lik üstünlüğüyle sona erdi. Bu galibiyetle Liverpool, şampiyonluk yarışında önemli bir adım attı. Maç boyunca iki takım da atak bir futbol sergilerken, bol gollü bir mücadele yaşandı.

Liverpool bu galibiyetle puanını 78'e yükselterek şampiyonluk iddiasını sürdürdü. Tottenham ise 60 puanda kaldı ve Şampiyonlar Ligi potası için mücadele etmeye devam ediyor.

Maçta Mohamed Salah'ın performansı dikkat çekti. Attığı iki golle takımına galibiyeti getiren Salah, maçın adamı seçildi. Tottenham'da ise Son Heung-min ve Richarlison'un golleri takımına puan kazandırmaya yetmedi.

İstanbul'daki belirli hastanelerde kullanılan deprem izolatörleri, olası bir deprem durumunda sağlık hizmetlerinin kesintisiz devamlılığını sağlamak amacıyla kritik bir rol üstleniyor. Bu teknoloji, hastanelerin deprem sırasında meydana gelen sismik hareketlerden minimum düzeyde etkilenmesini sağlayarak, tıbbi cihazların ve yapısal bütünlüğün korunmasına yardımcı oluyor.

Sismik izolatörler, hastane binalarının temelinde yer alarak, yer hareketlerinin etkisini azaltır. Bu sayede, ameliyathaneler, yoğun bakım üniteleri ve acil servisler gibi kritik alanlarda hizmetler aksamadan sürdürülebilir. Hastanelerdeki bu sistemler, deprem anında bile hayati öneme sahip operasyonların ve tedavilerin devam etmesine olanak tanır.

Deprem izolatörlerinin kullanımı, hastanelerin güvenliğini artırmanın yanı sıra, deprem sonrası acil müdahale kapasitelerini de güçlendirir. Sarsıntı sırasında binanın zarar görmemesi, hastanelerin hızla normale dönmesini ve ihtiyaç sahiplerine kesintisiz hizmet sunmasını sağlar.

İstanbul'da deprem izolatörüne sahip hastaneler, özellikle olası büyük bir depremde, şehrin sağlık altyapısının ayakta kalmasında kritik bir rol oynayacaktır. Bu teknolojiye yapılan yatırımlar, hem hastaların hem de sağlık personelinin güvenliğini sağlama açısından büyük önem taşır.

Bu hastaneler, deprem anında dahi faaliyetlerine devam ederek, yaralıların tedavisi ve diğer acil sağlık ihtiyaçlarının karşılanması konusunda önemli bir görev üstlenir. Deprem izolatörleri sayesinde, hastaneler sismik olayların yol açabileceği hasarlardan korunarak, toplumun sağlığı için güvenilir bir kaynak olmaya devam eder.

Antalya'da taksicilik yapan Halil Gün, aracında bir yolcunun unuttuğu 18 bin 300 euroyu bularak sahibine teslim etti. Olay, Antalya Havalimanı'nda meydana geldi. Gün, havalimanından aldığı yolcuyu şehir merkezine bıraktıktan sonra aracını temizlerken arka koltukta bir poşet içerisinde yüklü miktarda para olduğunu fark etti.

Halil Gün, hemen durumu bağlı olduğu taksi durağı yetkililerine bildirdi. Yetkililer ve Gün, yolcuyu bulmak için harekete geçti. Kısa süren araştırmaların ardından paranın, Alman uyruklu bir turiste ait olduğu tespit edildi.

Turist ile iletişime geçilerek parası kendisine teslim edildi. Alman turist, Halil Gün'e dürüstlüğü için teşekkür etti ve Gün'ün bu davranışı büyük takdir topladı. Halil Gün, yaptığı açıklamada, 'Paranın benim olmadığını biliyordum. Sahibine ulaştırmaktan dolayı çok mutluyum' dedi.

Taksi durağı yetkilileri de Halil Gün'ün örnek davranışından dolayı gurur duyduklarını belirtti. Bu olay, dürüstlüğün ve insanlığın hala var olduğunu gösteren güzel bir örnek olarak kayıtlara geçti.

Antalya'da yaşanan bu olay, yerel ve ulusal basında geniş yankı uyandırdı. Birçok kişi, Halil Gün'ün dürüstlüğünü öven yorumlar yaptı.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, bugün Katar'a resmi bir ziyaret gerçekleştirecek. Ziyaretin amacı ve içeriğiyle ilgili henüz detaylı bir açıklama yapılmamış olmakla birlikte, bölgesel gelişmeler ve ikili ilişkilerin ele alınması bekleniyor.

Ziyaret kapsamında, Hakan Fidan'ın Katarlı mevkidaşı ve diğer üst düzey yetkililerle bir araya gelerek çeşitli görüşmeler yapması planlanıyor. Görüşmelerde, Türkiye ve Katar arasındaki mevcut işbirliğinin daha da geliştirilmesi, ekonomik ilişkilerin güçlendirilmesi ve bölgesel güvenlik konularının ele alınması öngörülüyor.

Türkiye ve Katar arasındaki ilişkiler, son yıllarda önemli ölçüde gelişme göstermiştir. İki ülke arasında siyasi, askeri, ekonomik ve kültürel alanlarda yakın işbirliği bulunmaktadır. Katar, Türkiye'nin önemli ticaret ortaklarından biridir ve Türkiye'de önemli yatırımları bulunmaktadır.

Bölgesel gelişmelerin de ziyaretin önemli bir gündem maddesi olması bekleniyor. Özellikle, Gazze'deki son durum, Suriye krizi ve diğer bölgesel sorunlar hakkında görüş alışverişinde bulunulması öngörülüyor. Türkiye ve Katar, bölgesel istikrarın sağlanması ve sorunların çözümü için ortak çaba göstermektedir.

Ziyaretin, Türkiye-Katar ilişkilerinin daha da güçlenmesine ve bölgesel işbirliğinin artmasına katkı sağlaması bekleniyor.

• Beklenen Görüşmeler: Katarlı mevkidaşı ve üst düzey yetkililerle görüşmeler.
• Gündem Maddeleri: İkili ilişkiler, ekonomik işbirliği, bölgesel güvenlik.
• Beklentiler: İlişkilerin güçlenmesi, bölgesel işbirliğinin artması.

Türkiye, 2024 yılının Ocak-Mart döneminde önemli bir hamsi ihracat başarısı göstererek 31 milyon dolarlık gelir elde etti. Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliği (DKİB) verilerine göre, bu dönemde yapılan hamsi ihracatı miktarı 7 bin 253 tona ulaştı.

DKİB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ahmet Hamdi Gürdoğan, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Türkiye'nin bu dönemdeki hamsi ihracatının ülke ekonomisine önemli katkı sağladığını belirtti. Gürdoğan, ihracat yapılan başlıca ülkeleri Fransa, Belçika ve Almanya olarak sıraladı. Ayrıca Gürcistan ve İtalya'ya da önemli miktarda hamsi ihracatı yapıldığını ifade etti.

İhracat yapılan ülkeler ve miktarları:

• Fransa: 8 milyon 59 bin 712 dolar
• Belçika: 7 milyon 123 bin 849 dolar
• Almanya: 5 milyon 945 bin 459 dolar
• Gürcistan: 3 milyon 533 bin 865 dolar
• İtalya: 2 milyon 847 bin 444 dolar

Gürdoğan, hamsi ihracatının bölge ve ülke ekonomisi için önemine vurgu yaparak, önümüzdeki dönemlerde de bu başarının sürdürülebilir kılınması için çalışmaların devam edeceğini sözlerine ekledi. İhracatın artırılması ve yeni pazarlara ulaşılması hedefleniyor.